Kdz. Ereğli’de Gezi Parkı eylemlerine katılan, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ağaçları kestirdiği gerekçesiyle ‘Katil ve diktatör’ dediği için hakkında kamu davası açılan Çetin Yılmaz ilk mahkemesine çıktı. Yılmaz, “Yani bugün hükümetten istifa eden bakanlar, ana muhalefet partisi, diğer muhalefet partileri bizden evvel şunu söylemiş. ‘Bunlar diktatördürler, bunlar katliam yapmışlardır, bunlar cinayet işlemişlerdir’ bunu söylüyorlar. Bunu bir yurttaş söyleyince neden suç oluyor ki?” dedi.
07 Şubat 2014 14:54
Çetin Yılmaz, bugün Ereğli Adliyesi Sulh Ceza Mahkemesi’ndeki ilk mahkemesine çıktı. Avukatı ile birlikte mahkemeye giren ve Yılmaz çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yılmaz, Gezi olayları nedeniyle düzenlenen eylemlere yaklaşık 5 bin kişinin katılmasına rağmen davanın sadece kendisine açıldığına dikkat çekti. Çetin Yılmaz, “Şimdi girdik, 4 Mayıs’a ertelendi. Dosyada benimle ilgili iddia edilen kayıtlar yok. O polisin afaki olarak hazırladığı bir şey. Bu ülkede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a diktatör demek suç değildir. Zaten bu davaların açılması da bir diktatörlüğün işaretidir. Yani biz yurttaş olarak, hakkını hukukunu, sorumluluğunu bilen yurttaş olarak bu ülkede 50 milyon ağacın kesildiği yok edildiği, Zonguldak bölgesinde her nefes alışımızda termik santraller ve ERDEMİR gibi hava kirleticileri yüzünden arsenik ve cıva soluduğumuz bir ortamda doğacak her çocuğumuz akciğer kanseri ve solunum yetmezliği ile doğacaksa tabi ki bu doğayı temizleyen bu ağaçların kesilmesine kesenlerine bir ad takacağız.” şeklinde konuştu.
AK Parti Hükümeti’ne ağaç katili dediğini ve bundan dolayı da yargılanmasının adaletsizlik olduğunu söyleyen Yılmaz, “Bunlar ‘Ağaç katilidir’ diyeceğiz. Biz bunu dedik yine diyeceğiz. Dolayısıyla benim bu davada şahsen tek başıma yargılanmam da başlı başına bir adaletsizliktir. Biliyorsunuz Karadeniz Ereğli’sinde Gezi sürecinde yaklaşık 5 bin kişi sokaklara çıktı sürekli eylem yaptı. Polis burada paparazzi yöntemleriyle sürekli benim peşimde dolaştırarak suç aramaya çalışmış. Ha biz söylediğimizin arkasındayız. Ağzımızdan çıkan her sözü övünçle gururla söyleriz. Ama ben Sayın Başbakan’ın şahsına yönelik diktatör ve katil değil ama AKP’nin bir diktatörya olduğunu söylüyorum ve bugün yaşananlar da bunu göstermekte. Yargı gitmiştir, polis teşkilatı gitmiştir paralel devlet çıkmıştır, 8-10 tane genç ölmüştür. Ha bunları biz yapmadık ki. Bunları mevcut iktidar yaptı. Kimisi katil desin kimisi diktatör desin. Kim de derse desin. Ama reel gerçek budur. Dolayısıyla Gezi sürecindeki gibi eylemleri bir yurttaş hakkı olarak yaptık, yine yapacağız, yine devam edeceğiz.” diye konuştu.
Diktatör dediği için yargılanmasına anlam veremediğini dile getiren Yılmaz, muhalefet partilileri başta olmak üzere bakanların da diktatör kelimesini kullandığını, ancak onlara dava açılmadığını söyledi. Yılmaz, “Hakaret şuysa, AKP diktatörlüğüne diktatör demekse, biz bu hakareti hakaret değil de biz bunu sürekli olarak tekrarlayacağız. Çünkü ortada bir diktatörlük var. Yani bugün hükümetten istifa eden bakanlar, Ana Muhalefet Partisi, diğer muhalefet partileri bizden evvel şunu söylemiş. ‘Bunlar diktatördürler, bunlar katliam yapmışlardır, bunlar cinayet işlemişlerdir’ bunu söylüyorlar. Bunu bir yurttaş söyleyince neden suç oluyor ki?” ifadelerini kullandı. Kendisi hakkında kamu davasının açıldığını ancak bunun kamu davası değil emirle açılan bir dava olduğuna inandığını anlatan Yılmaz, “Açılan kamu davası. Ama burada şöyle bir şey, bu dava kamudan ziyade emirle açılan bir davadır. Recep Tayyip Erdoğan ‘Emir verdim. Gereği yapılacak’ dendikten sonra açılan, başsavcının emriyle açılan bir dava. Kamu davası değil.” dedi. Çetin Yılmaz açıklamasının ardından avukatı ile birlikte adliye binasından ayrıldı. Mahkemenin ise 21 Mayıs tarihine ertelendiği öğrenildi.
