Sık Kullanılanlara Ekle |  Reklam  |  İletişim
  Gündem 
  Demirtaş: Bir mağduriyet giderilmeye çalışılırken yeni mağduriyetler ortaya çıkıyor
Demirtaş: Bir mağduriyet giderilmeye çalışılırken yeni mağduriyetler ortaya çıkıyor
 
   

TBMM Genel Kurulu’nda, Torba Yasa’da, 2003-2014 yılları arasında maden kazalarında hayatını kaybeden madencilerin yakınlarına, kamuda istihdam sağlayan madde, süre sınırlamasının kalkması gerektiğine ilişkin itirazlara rağmen mevcut hali ile kabul edildi. Düzenleme ile 10 Haziran 2003 tarihinden sonra maden kazalarında yaşamını yitirenlerin eş veya çocukları eş veya çocuklarından birisi yoksa kardeşlerinden birisine kamuda istihdam olanağı sağlandı. Ancak 10 Haziran 2003 tarihinden önce maden kazalarında yaşamını yitirenlerin yakınları, Başbakanın verdiği söze ve Zonguldak kamuoyunun büyük beklentisine rağmen bu haktan yararlandırılmadılar.
Madde ile ilgili konuşma yapan CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, maden şehitleri arasında ayrım yapılmaması gerektiğini söyleyerek, Başbakan Binali Yıldırım’ı sözünün arkasında durmaya davet etti. CHP’li Demirtaş, konuşmasında şunları belirtti: “Yer altı taş kömürü madenciliği dünyanın en ağır, en tehlikeli ve en riskli iş koludur. Bu sebeple de en fazla iş kazasının, toplu ölümlerin ve büyük trajedilerin yaşandığı bir iş koludur. Taş kömürü üretimiyle Zonguldak yıllarca ülke ağır sanayisini sırtında taşırken Zonguldak halkı da ağır bedeller ödemiştir. Zonguldak’ta bugüne kadar birçok büyük maden kazası ve büyük trajediler yaşanmıştır. Tabii bu maden kazaları meydana geldikten sonra aileler bir sosyal travmayla da karşı karşıya kalmışlar ve çok büyük mağduriyetler de yaşanmıştır. Soma kazasından sonra yaşamını yitirenlerin yakınlarına önemli haklar verilmişti, bu haklardan birisi de kazada yaşamını yitirenlerin eş, çocuk veya kardeşlerinden birisine kamuda istihdam olanağı hakkı verilmesidir. Elbette ki son derece insani ve son derece vicdani olan bu hakkın verilmesinin çok doğru bir düzenleme olduğunu düşünüyoruz. Aslında özü itibarıyla bugün getirilmek istenen 73’üncü maddedeki düzenleme de doğru bir düzenlemedir. Biz bunun da karşısında değiliz. Elbette bir sosyal yara hâline gelmiş olan maden kazaları sonrası ailelerin yaşamış olduğu mağduriyetlerin ve travmaların bu şekilde giderilmesi gerekir. Ancak bu düzenleme her ne kadar yerinde olsa da eksik bir düzenlemedir.
Bundan iki ay önce Sayın Başbakan Binali Yıldırım Zonguldak’a geldi ve bir müjde verdi. Ne dedi Sayın Başbakan Zonguldak’ta? Dedi ki: “Soma’daki madencileri şehit olarak düzenledik, yakınlarına bazı haklar verdik. Bu haklardan Zonguldak yararlanamamıştı, şimdi bunu düzeltiyoruz. Zonguldak kömür işletmesinde vefat eden kardeşlerimize de şehitlik mertebesini veriyoruz, onların birer yakınını da kamuda işe alıyoruz.” Başbakanın konuşmasında bir süre sınırlandırması var mı? Yok! Orta düzeyde akli melekeye sahip bir vatandaşın anlayacağı şekilde baktığımızda da süre sınırlandırması var mı? Yok, çok açık ve net. Peki, Plan ve Bütçe Komisyonunda getirilen düzenlemede süre sınırlandırması var mı? Maalesef var. Tasarıda 10 Haziran 2003’ten önce yaşanan kazalarda yaşamını yitirenlerin yakınları bu haklardan yararlanamıyor. Geçmişten bir iki örnek vermek gerekirse; Türk maden tarihinin en trajik olaylarının yaşandığı 1983 yılında Armutçuk’ta 103 madencimiz, 1990’da Yeni Çeltek’te 68, 1992 yılında Kozlu’da 263, 1995’te de Sorgun’da 37 madencimiz yaşamını yitirdi. İşte bu trajik kazalarda yaşamını yitirenlerin aileleri bu haklardan yararlanamıyor. Yaklaşık 800 aile mağdur durumda olacak. Dolayısıyla süre sınırlandırması olması yani 2003 yılından daha geriye götürülmemesiyle birlikte bir mağduriyet giderilmeye çalışılırken yeni mağduriyetler ortaya çıkıyor. Anayasa’nın 10’uncu maddesinde belirtilen eşitlik ilkesinin de açıkça ihlal edildiği ortadadır. Oysa burada mağduriyet giderilecekse bir süre sınırlandırması olmaması gerekir. Madem "Bizim devletimiz büyük bir devlettir." diyoruz, madem "Bütün mağdurların yaralarını sarabilecek güçte olan bir devlettir." diyoruz, o hâlde bu madde süre sınırlandırması olmaksızın düzenlenmelidir.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak Komisyonda bir önerge verdik, dedik ki: "Bu haklardan süre sınırlandırması olmaksızın tüm maden şehitlerinin yakınları yararlansın." Bunun üzerine komisyona ara verildi ve sonrasında Komisyon Başkanı Sayın Süreyya Sadi Bilgiç, konunun muhataplarıyla görüşüldüğünü ve süre sınırlandırılmasını da kastederek durumun Genel Kurulda düzeltileceğini söyledi. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz Sayın Başbakan Binali Yıldırım’dan bu sözünü tutmasını bekliyoruz ve sadece biz değil, 800 madencinin eşleri, çocukları, kardeşleri yani dullar, yani yetimler de aynı sözün tutulmasını bekliyor ve tüm Zonguldak bu sözlerin tutulmasını bekliyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi "Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir." Bu mağdurlara, bu yetimlere, bu kimsesizlere ayrım yapılmaksızın sahip çıkalım.”
 
 
Yorumlarınız
 
IP   18.221.15.15  
Ad Soyad*
Yorum*
Güvenlik Kodu:
Güvenlik Kodu  
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.  
 
 Günün Diğer Gelişmeleri
17 Nisan 2024
AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Mücahit Andiç ve yeni seçilen Belediye Meclis üyeleri, Belediye Ba..
16 Nisan 2024
Karadeniz Ereğli ilçesinde sürücüsünün direksiyon hâkimiyetini kaybettiği motosiklet, hafif ticari k..
16 Nisan 2024
Kdz. Ereğli Belediyesi havaların ısınmasıyla birlikte kentteki tüm derelerde temizlik çalışması başl..
14 Nisan 2024
Karadeniz Ereğli ilçesinde meydana gelen motosiklet kazasında iki kişi yaralandı. Yaralılar hastaney..
13 Nisan 2024
Kdz. Ereğli Belediye Meclisi, seçimden sonra ilk toplantısını yaparak göreve başladı. Belediye Başka..
12 Nisan 2024
Zonguldak’ın Alaplı ilçesinde, otomobil sürücüsünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesiyle meydana ge..





 
Anasayfa | Sık Kullanılanlara Ekle | Yayın İlkeleri | Künye | Reklam | Facebook | Twitter | İletişim
ereglibulteni© 2012-2024 Tüm Hakları Saklıdır