Ocakcı: Güç birliği yaparak bir vakıf üniversitesi kuralım
CHP Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Sertan Ocakcı, Ereğli’deki eski Devlet Hastanesi arazisinin üniversite kampüsü olması beklenirken askeri güvenlik alanı ilan edilmesi konusunda bazı açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz günlerde bir toplantı düzenleyen Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın bu konudaki ifadelerini de eleştiren Ocakcı, “Bu şehirde yaklaşık dört seneden beri hayal tacirliği yapılıyor. Üniversite kampüsünden vazgeçip, millet bahçesi müjdesi verilir hale geldi. ‘Eğer elimizden kampüs alanı giderse, merak etmeyin orayı millet bahçesi yapacağız’ denildi. Ereğli’de bütün söz sahibi olanlara, ERDEMİR’e, TTK’ya, GMİS’e ve sivil toplum kuruluşlarına, odalara bir önerim var. Gelin Ereğli’ye bir vakıf üniversitesi kuralım. Ereğli olarak hep beraber bir vakıf kuralım. Burada güç birliği yaparak bir vakıf üniversitesi kurmak, devletten oraya üniversite kurmasını beklemekten daha kolaydır.” dedi.
01 Eylül 2018 17:44
Ocakcı, CHP Kdz. Ereğli İlçe Örgütü’nde düzenlediği basın toplantısında, kampüs alanı konusunun dört yıldan bu yana gündemde tutularak uzatıldığını belirtti. Konunun son derece önemli olduğunun altını çizen Ocakcı, “Burada bunu defalarca anlattığımız fakat insanların devamlı laf kalabalığı yaratarak, cümleleri, kelimeleri ve anlamlarını başka yere çekerek izah etmek istediğimiz şeyi sulandırıp akıl karışıklığı yaratarak bir şeyler oluşturmak derdindeler. Oluşturdukları şeyin içinde de Ereğli’nin kampüs alanı yok.” dedi. CHP’nin, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan bir parti olduğunu anımsatan Ocakcı, “Biz bütün ordu mensuplarımıza karşı sevgi ve saygı çerçevesindeyiz. Burada anlattıklarımın hiçbiri orduyla, askerle ilgili değil; Ereğli’nin menfaatleriyle ilgilidir.” dedi. Kampüs konusu gündeme geldiğinde Ereğli Belediye Meclis üyelerinin heyecan duyduklarını dile getiren Ocakcı, şöyle dedi: “Ereğli’ye umut aşıladık. Bu umudun içerisinde Ereğli bir kampüs alanı kazanacak ve yıkılan eski hastanenin yerine yapılacak olan kampüs ile Ereğli ekonomik anlamda da bir girdi ve üniversite şehri olmaya doğru yol alacak diye umutlar besledik. Fakat bu umutlar Belediye Başkanının sözleriyle yerle yeksan olduğunu gösterdi. Siyasilerden peş peşe müjdeler geldi ve halkımıza devamlı bir şekilde umutlar aşılandı. Belediye Başkanının yaptığı konuşmayı dinlediğimde tüylerim ürperdi. Dedim ki, bu kadar konuşup hiçbir şey söylememek ancak böyledir. Çözüm üretmektense laf kalabalığı yaratmaktan başka bir şey değildi.”
“ÜNİVERSİTE KAMPÜSÜNDEN VAZGEÇİP, MİLLET BAHÇESİ MÜJDESİ VERİLİR HALE GELDİ”
Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın yaptığı açıklamada anlattığı yazışmalara değinen Ocakcı, Uysal’ın bu yazışmaların içeriğinden söz etmediğine ve sözü edilen tarihlerin arasında gizlenen şeyler bulunduğuna dikkat çekti. Ocakcı, sözlerine şöyle devam etti: “Nisan ayı meclisinde biz güvenlik bölgesi talebini sorduk. Güvenlik bölgesi talebi geldi mi diye sorduk. ‘Hayır gelmedi’ dedi. Fakat güvenlik bölgesi talebinin geldiğini, hatta Ankara’ya gittiğini biz belgesiyle paylaştık. Yapılan basın toplantısının içeriğine bakıldığında şöyle bir şeyle karşılaştık; bu konuşmanın içerisinde güvenlik bölgesi talebi asla geçmiyor. Çünkü güvenlik bölgesi talebi geldiğinde, bu zamana kadar oynananın bir tiyatro olduğu ortaya çıkacak. Osmantepe’yi daha önce teklif ettiğimde burun kıvıranlar, şimdi yeni bir müjde, ‘Alternatif bulduk’ diye ortaya çıkıyorlar. Osmantepe zaten imarda üniversite alanı olarak işlenmiş durumdadır. Yeni alternatif bulunmuş bir şey değildir. Ne acı ki, konuşmayı dinlediğimizde neredeyse üniversite lazım değil, ihtiyaç değil cümlesine son olarak varmaya başladı. Hayaller anlatılıyor. Bu şehirde yaklaşık dört seneden beri hayal tacirliği yapılıyor. Ama ortada bir şey yok. Dört yıldır üniversite hayalimizde de hep müjde verildi, biz hep müjde seyrettik.
Ve son olarak daha acı bir şeyle karşılaştık. Üniversite kampüsünden vazgeçip, millet bahçesi müjdesi verilir hale geldi. ‘Eğer elimizden kampüs alanı giderse, merak etmeyin orayı millet bahçesi yapacağız’ denildi. Zaten Ereğli’nin en büyük sıkıntısı da millet bahçesinin olmayışıydı! Biz, oranın millet bahçesi değil, imara ne amaçla işlendiyse oranın devamını istediğimiz için bu toplantıyı yapıyoruz. Biz üniversite alanını sadece eğitim alanı için istemiyoruz. Bu kente ekonomik katkısı, şehrimize artı girdileri olsun ve buradaki ekonomi birazcık canlansın. İnsanlar gelsin, öğrenciler ve aileleri gelsin istedik. Ve tüylerimi diken diken eden bir cümleyle karşılaştım basın açıklamasında. ‘Ekonomi en son konuşulacak şey’ denildi. ‘Önemli olan bölgemize ve ülkemize olan katkısıdır’ denildi. Ereğli’nin ekonomisi büyümeden, gelişmeden, artı değerleri olmadan bu ülkeye ne katkısı olabilir ki?”
“BELEDİYE’YE MAYIS’TA GELEN TALEP YAZISI, DÖRT AYDIR AÇIKLANMADI”
Eski AKP Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu’nun geçtiğimiz Mart ayındaki “CHP Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Sayın Sertan Ocakcı’nın, Bülent Ecevit Üniversitesi Ereğli Kampüsü yapılmak üzere BEÜ’ye tahsis ettirdiğimiz Kdz. Ereğli Devlet Hastanesi arazisinin yeni rektör tarafından Askeriyeye devredildiği iddiası külliyen yalandır.” biçimindeki açıklamasına da atıfta bulunan Ocakcı, “Bizlere ‘külliyen yalan’ diye suçlamada bulunanlar, şimdi dut yemiş bülbül misali piyasada yoklar. Siyasette silineceklerini söylemiştim, dediklerim de çıktı. Eğer benim söylediklerim bu zamana kadar yalandı ise, Osmantepe’yi niye öneriyorlar? Eğer ben yalan söylediysem devam edelim aynı yerde. Osmantepe’yi önümüze sürmelerinin sebebi, onların zaten bu işten haberdar olmalarıdır. ’24 Haziran öncesi Osmantepe’yi kampüs alanı olarak gerekli mercilere gönderdik’ dediler. Bunun anlamı belli. Biz zaten eski Hastane alanından vazgeçtik demektir bu.” dedi.
Ocakcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendisini ‘Ereğli’nin milletvekili’ olarak adlandıran Cumhurbaşkanımız ile Ereğli Belediyesi aynı partinin mensubu. Ereğli’nin milletvekili Ereğli’ye yardım etmeyecek mi? Kampüsü geri aldırmayacak mı? İnsanlara laf oyunundan başka hiçbir şey yapılmadı. Söylenen şu: Askeriyeye devredilmedi, askeri güvenlik alanı ilan edildi. Bunun altında bir kelime oyunu var. Biz buraya inşaat yapabiliyor muyuz? Kampüs yapmamıza izin veriliyor mu? Bu izni kim verecek? Aynı toplantıda bunun cevabı hazır. Diyor ki, ‘Bu iş bir silsile meselesidir. Güvenlik bölgesine inşaat yapabilmek için önce Ereğli Garnizon Komutanına, oradan Deniz Kuvvetleri Komutanına, oradan Genelkurmaya’a bir izin silsilesi gerekir.’ Şimdi soruyorum, bu mülkiyet Askeriye’nin değilse bu güvenlik alanının mülkiyet hakkı üzerinde hak iddia etmesi anlamına gelir ki, sorunun cevabını verecek ve izni verecek kendi sözüyle Askeriye’dir yine. Benim Belediye’ye bir sorum var; bu alanın güvenlik bölgesi ilan edilmemesi için Belediye’nin yazışması var mı? Ya da yazışmalarında kampüs için ısrarla bir talep yazısı var mı? Ya da bir görüş var mı? Bunlara hayır diyorsak, zaten burada bir sıkıntı var demektir. Ereğli’nin söz sahibi olan Belediyesi ve Belediye Başkanı burayı talep için uğraşacak. Bunun başka bir yöntemi yok.”
Ereğli Belediyesi’ne 10 Mayıs 2018’de güvenlik alanı için talep geldiğini, bunun gizlendiğini anlatan CHP İlçe Başkanı Sertan Ocakcı, bu konunun şu anda İmar Komisyonu’nda görüşüldüğünü, Eylül ayı Meclisi’ne de geleceğini ifade ederek, “Dört aydır paylaşıldı mı? Yoksa ‘Bunu sümen altı edelim’ mi dediler? Belediye Meclisi’nde çok merak ediyorum Hüseyin Uysal ne oy verecek. Buna kabul oyu mu verecek, ret oyu mu verecek? Hepimiz Eylül ayındaki bu oylamada onun oyunu göreceğiz. Bunu saklamanın, gizlemenin bir anlamı yok. Doğru her yerde doğrudur. Talebi dört ay boyunca sümen altı edeceksiniz, sonra oradaki toplantıda ‘Bize zaten yaklaşık dört ay önce bu gelmişti, biz bunu açıklayamadık’ diyemeyeceksin. Bütün söylediklerimiz, orduya karşı değil; yapılan siyasi manevraya karşıdır. Biz eski devlet Hastanesi arazisinden vazgeçmiş de değiliz. Kampüs alanı bizim kalsın.” diye konuştu.
CHP İlçe Başkanı Ocakcı basın toplantısının son bölümünde ise, Ereğli kamuoyuna bir öneride bulundu. Ocakcı, şunları kaydetti: “Ereğli’de bütün söz sahibi olanlara, ERDEMİR’e, TTK’ya, GMİS’e ve sivil toplum kuruluşlarına, odalara bir önerim var. Gelin Ereğli’ye bir vakıf üniversitesi kuralım. Ereğli olarak hep beraber bir vakıf kuralım. Bu vakıf üniversitesini Osmantepe’ye yapalım. Burada o hayal ettikleri, özel üniversitelerin yapmış olduğu kongre salonları, kültür merkezleri, sanat merkezleri, Türkiye’de hiçbir üniversitede olmayan bölümleri yapalım. Bir marka oluşturalım, kendi üniversitemizi oluşturalım. Bu işi bilen, yapan insanlar var. Siyaset demeden gidelim. Zonguldak eski Milletvekilimiz Haberal’a gidelim. Özel bir üniversiteyi kurdu. Nasıl başardı onu soralım. Burada bir vakıf üniversitesi kuralım. Bu vakıf üniversitesini geliştirelim ve Türkiye’de marka olmuş bir üniversiteye satalım. Ve Ereğli’ye korkunç büyük bir girdi sağlayalım. Bizim önerilerimiz bunlar. Biz Ereğli için var olmaya, lafı evelemeden gevelemeden konuşmaya devam edeceğiz. Her konuştuğumuzu göstereceğiz, anlattıklarımızın içi dolu olacak ve halkı kandırmamaya da devam edeceğiz.”
