Sık Kullanılanlara Ekle |  Reklam  |  İletişim
  Siyaset 
  Koç: İmralı’yı adeta ‘ada devleti’ yaptılar
Koç: İmralı’yı adeta ‘ada devleti’ yaptılar
 
   

     Zonguldak programı kapsamında Kdz. Ereğli’de partisinin İlçe Örgütü’ne ziyarette bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Haluk Koç, burada CHP’lilere hitap etti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Koç’un, CHP Ereğli İlçe Örgütü’nü ziyareti sırasında, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, CHP 22. Dönem Zonguldak Milletvekili Harun Akın, CHP Zonguldak İl Başkanı Halil Furat, CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal ve partililer de hazır bulundu.
     CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal, partilerinin Genel Başkan Yardımcıları Haluk Koç’u Ereğli’de ağırlamaktan mutlu olduklarını belirtti. Kömür, demir-çelik ve gemi inşa sektörüyle emek-yoğun bir kent olan Ereğli’nin, göç alır durumdayken, göç verir hale geldiğini dile getiren Kartal, şöyle dedi: “Ekonomide, ticarette, istihdamda çok büyük sıkıntılarımız var. Her üç kişiden birisi icralık durumda. AKP’li iki belde belediyesi hizmet üretemediği için kapandı. Ereğli AKP döneminde tam anlamıyla bir gerileme sürecini yaşıyor. Önümüzdeki Yerel Seçimler için de AKP burada bir politika geliştirmeye çalışıyor. AKP diyor ki, ‘Evet Ereğli’de sıkıntılar var, Ereğli Belediyesi’ni bize verin, Ereğli’yi uçuralım’ diyor. Bu Ereğli halkına şantajdır. Biz böylesine bir şantajı, antidemokratik baskıları kabul etmiyoruz. Bunlara gereken cevabı hep birlikte vereceğimize yürekten inanıyorum.”

     “BAŞBAKAN SÜREKLİ YALAN SÖYLÜYOR”
     CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Haluk Koç ise buradaki konuşmasında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek, söylemlerinin tutarsız olduğunu savundu. Koç, şöyle dedi: “Türkiye tartışmalı bir süreç içerisinde. Başbakan’ın ihtirasları, Başbakan’ın kafasının arkasındakiler, Başbakan’ın kendi siyasi çıkarlarına göre, Türkiye’nin her çıkarını feda edecek durumda olması, CHP’ye her zamankinden çok daha önemli bir siyasi görev yüklüyor. Çünkü karşımızda ihtirasları, beklentileriyle, bunlar için her şeyi feda edebilecek bir Başbakan’la mücadele etmek durumundayız. Her attığı adımın ardından, ‘Acaba bu Türkiye’ye nereden zarar verecek’ sorusunu sormak zorunda kalıyoruz. Başbakan’ın böyle bir sicili oluştu. Kötü bir sicili… Sürekli yalan konuşan, bir dediği bir dediğini tutmayan, bazen aynı ay içerisinde keskin dönüşler yapabilen, bir önceki söylediğine ardından farklısını söyleyince kendisi de dönüp şaşıran ama her söylediğinden de bir hikmet çıkarılan bir Başbakan… Başbakan ne söylerse kerameti kendinden menkuldür. Mutlaka faydalıdır, mutlaka iyidir diye düşünenler var.”

     “KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMELİ AMA PAZARLIKLA, ŞANTAJLA DEĞİL”
     Kürt sorununu yok saymadıklarını, varlığını ve çözülmesi gerektiğini kabul ettiklerini dile getiren Koç, çözümün gizli ve pazarlık halinde aranmasına karşı olduklarını belirtti. Koç, şöyle konuştu: “Kürt sorununun çözümü konusunda Başbakan’ın son sergilediği tutum, artık bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, hukuk dışına sürükleyen bir duruma gelmiştir. Evet böyle bir sorun vardır. Kürt kökenli yurttaşlarımızın bazı talepleri vardır. Birçok boyutu olan devasa bir sorun vardır. Ülke için önemli bir siyaset konusudur, çözülmesi gerekir, doğrudur. Hangi eksende çözülmesi gerekir? Silahla, terörle siyaseti esir alacaksın, şantaj yapacaksın, Türkiye’yi bir pazarlık masasının ucuna oturtacaksın, taleplerini dile getireceksin ve bu muhataplıktan faydalanarak da karşındaki Başbakan senden Başkan olabilmek, seçilebilmek için kendi çıkarına dönük talepler verecek. Ve bunu bu millet seyredecek… Türkiye’nin birliğini, dirliğini, kardeşliğini koruyarak, herkesin eşit yurttaşlar olarak alındığı, herkesin ürettiği ve üretilenin de hakça paylaşıldığı bir düzen oluşturmalı ve bu sorunu halletmeliyiz. Ama bu gizli pazarlıklarla, bir terör örgütünün şantajıyla değil. Meşru zeminde, Meclis’te… Gizli kapaklı değil, milletin önünde şeffaf ve açık… Bir siyasi mutabakat arayarak. Zor olabilir, engellenebilir, gecikebilir ama hukuk devleti kuralları içerisinde, hukuk dışına çıkmadan ve Meclis dışında da bir toplumsal mutabakat arayarak bu soruna çözüm aramalıyız diyoruz.”



     “TUTANAKLARIN İÇERİĞİNİ BEŞ KİŞİ BİLİYORDU”
     Hükümetin çözüm bulma konusundaki yanlış politikaları nedeniyle, terörist başı Abdullah Öcalan’ın kaldığı İmralı’nın adeta bir ‘ada devleti’ durumuna sokulduğunu da ifade eden Koç, şöyle devam etti: “İmralı, Marmara’daki bir ada. Ama son zamanlarda İmralı’nın adı sanki bir ada devleti oldu. Orada sanki bir siyasi referans merkezi var. Ve oradan siyasi kararlar alınıyor, karşısında da Türkiye hükümeti var. Evet, barıştan ve çözümden herkes mutlu olur. Ama bunu gizli kapaklı pazarlıklarla yapma. ‘2014’te başkan seçileceğim, Kürt yurttaşların da onları kandırarak oylarını alırım’ beklentisiyle kendi çıkarlarına alet etme bu dönemi. Milletin kabul etmeyeceği, edemeyeceği hiçbir sözün altına girme. Millete bilgi ver, açık ol. Bir metin çıktı ortaya. Başbakan’ın tepkisini hatırlıyorsunuz. Sen biliyorsun bunu. 325 kişilik AKP grubu… 5 kişi biliyor; Başbakan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala, Beşir Atalay ve bir de Başbakan’ın danışmanı Yasin Akdoğan… Geriye kalan AKP milletvekilleri, diliniz yok mu? Kulağınız yok mu, vicdanınız yok mu? Sorumluluğunuz yok mu? Bir şey soramıyor musunuz? Korkuyor musunuz? Mensubu olduğunuz parti adına neler yapıldığını soramıyor musunuz? Türkiye çok ciddi biçimde hukuk dışına sürüklenen bir devlet görüntüsü vermektedir.”

     “TÜRKİYE BİR KAVŞAK NOKTASINA GELDİ”
     Anayasa konusunda da, Başbakan’ın ülkeyi tehdit ettiğini dile getiren Koç, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Başbakan bugün Türkiye’yi tehdit etmiş. ‘Bir kere daha CHP’ye MHP’ye gideceğim. Başkanlık sistemi olacak, 2010’da yaptığın yargı değişikliği ortadan kalkacak, üst mahkemeler temyiz kurulacak, Yargıtay-Danıştay kalkacak. ‘Ben başkan olacağım, denetlenmeyeceğim, sorgulanmayacağım, astığım astık olacak, kestiğim kestik olacak. Bunu kabul ederseniz edersiniz. Etmezseniz, ben bunu BDP ile anlaşır, 330’u geçer, milletin önüne getiririm’ dedi. Sen bu kafada gidersen, bu getireceğin taslak milletin Anayasası olmaz. Adıyla, soyadıyla bir ‘AKP-BDP-PKK Anayasası’ olur. Hadi gel, buyur gidelim referanduma. Başbakan bütün gemileri yakmış. Kafasındakine yürümek için bütün süreci kullanıyor. Sorgularsan, bir şekilde yok edilirsin.”
     Basında da kendilerine kısıtlı zaman ayrılmasından şikayet eden Genel Başkan Yardımcısı Koç, partilerinin başkalaşmadan, dönüşmeden çağın gereklerini yakalayabileceğini, değişebildiğini söyledi. Ülkenin zor bir süreçten geçtiğine işaret eden Koç, şunları kaydetti: “Tarih zaman zaman milletleri sınavdan geçirir. 90 yıl önce Osmanlı sonrası ülkenin yol ayrımından geçmesi gibi. Şimdi 90 yıl sonra Türkiye tekrar bir kavşak noktasına geldi. Ya birliğinden, dirliğinden, üniter yapından vazgeçeceksin ya da birliğini, dirliğini, kardeşliğini koruyarak yoluna devam edeceksin. Tercihi bu millet 3 aşamada yapacak. 2014 30 Mart’ında yapacak, Ağustos 2014’te yapacak ve ondan sonra erkene alınmazsa Haziran 2015’te yapacak. Bu üç seçim sonunda Türkiye’nin yolu belli olacak. Tarih önündeki bu sınavı düşündüğünüzde, CHP’lilerin kırgın olma lüksü yoktur.”
     İktidar partisinin bir devlet partisi haline geldiğini ve bir devlet partisiyle mücadele etmek zorunda olduklarını anlatan Koç, “Bu partinin geçmişinde faşizme, baskılara karşı duruldu. Faşizm illa bir Eylül sabahı tankla, radyoda davudi bir sesle gelmez bu ülkeye. Faşizm işte böyle demokrasinin tanıdığı hak ve özgürlüklerle gelip, kendisini oraya getiren hak ve özgürlükleri yavaş yavaş budayarak, baskı kurarak, sivil, apoletsiz, tanksız-tüfeksiz faşizm de gelir. Bugün yaşadığımız süreç budur. Bugün AKP’nin getirdiği bu sivil faşist düzene karşı yine CHP, muhalefetin önünde yürüyerek, ülkeyi esenliğe çıkaracak tek siyasi güçtür.” dedi.
(ereglibulteni)
 
Bu haber ile ilgili video
 
Yorumlarınız
 » EMEĞİN BAŞKENTİ "EMEKLEYEN BAŞKENT" OLDU...!!! Ünal SAVAŞ

"Emeğin başkenti, Emeklinin başkenti oldu" Haluk KOÇ, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü

SAYIN KOÇ, SİZ YANLIŞ TANIMLAMADA BULUNMUŞSUNUZ.! DOĞRUSUNU BEN SİZE SÖYLEYEYİM. UMARIM BİR ÇÖZÜM YOLU ÜRETİRSİNİZ.

SÜREKLİ OLARAK KURUM, KURULUŞ, ÖRGÜT VE KİŞİLERİN BİRBİRLERİYLE OLAN KISIR POLİTİK ÇEKİŞMELERİNDEN, KAVGALARINDAN DOLAYI EMEĞİN BAŞKENTİ ZONGULDAK VE ZONGULDAK EREĞLİ´Sİ EMEKLİ BAŞKENTİ DEĞİL, BİR BEBEĞİN YÜRÜMEDEN ÖNCEKİ EMEKLEMESİ GİBİ "EMEKLEYEN BAŞKENT" OLMUŞTUR.

“BÜYÜK İŞLER, MÜHİM TEŞEBBÜSLER, ANCAK ORTAK ÇALIŞMA İLE TEMİN EDİLEBİLİR.” M. KEMAL ATATÜRK

CUMHURİYETİMİZİN KURUCUSU M. KEMAL ATATÜRK´ÜN BİZE MİRAS BIRAKTIĞI İLKELERİ VE TAVSİYELERİ GEREĞİNCE; ZONGULDAK´IN VE ZONGULDAK EREĞLİ’MİZİN BİRİKMİŞ SORUNLARINI ANCAK VE ANCAK ORTAK AKIL VE ORTAK ÇALIŞMA İLE ÇÖZEBİLİRİZ. BAŞARI ANCAK BÖYLE MÜMKÜNDÜR. BUNUN DIŞINDAKİ HER TÜRLÜ KİŞİSEL VE LOKAL GİRİŞİMLER, ÇABALAR, GAYRETLER BEYHUDEDİR. TABİRİ CAİZSE HAVANDA SU DÖVMEKTİR. BU KENDİ KENDİMİZİ KANDIRMAKTAN ÖTEYE GEÇEMEZ. ATALARIMIZ BİR ELİN NESİ VAR, İKİ ELİN SESİ VAR DİYE BOŞUNA SÖYLEMEMİŞLER.

İŞİN EN ACI TARAFI; ATATÜRKÇÜ BİR KENTİZ DİYE SÜREKLİ OLARAK ÖVÜNDÜĞÜMÜZ ZONGULDAK VE KDZ. EREĞLİ´ MİZDE ATATÜRK´ÜN İZİNDEYİZ??? DİYORUZ AMA BİZ BAŞKA TÜRLÜ İZİNDEYİZ. YANİ İZİNDE TATİLDEYİZ. İYİ TATİLLER...!!!

SÖZÜN ÖZÜ -1)
“TAKİP EDİLEN AMAÇLAR HİÇBİR ZAMAN KİŞİSEL OLMAMALIDIR. GEÇMİŞ SİSTEMLERE BAĞLI KALANLAR VE GELENEKLERDEN SIYRILAMAYANLAR HİÇBİR ZAMAN MODERN BİR DEVLET MEYDANA GETİREMEZLER.” M.KEMAL ATATÜRK

SÖZÜN ÖZÜ -2)
“BİR ARAYA GELMEK SADECE BİR BAŞLANGIÇTIR. BİR ARADA KALMAK YA DA TUTMAK BÜYÜK BİR İLERLEMEDİR. BİRLİKTE ÇALIŞMAK İSE GERÇEK BİR BAŞARIDIR.” HENRY FORD

SÖZÜN ÖZÜ -3)
“SORUNLAR O SORUNLARI OLUŞTURAN DÜŞÜNCE DÜZEYİNDE ÇÖZÜLEMEZLER” ALBERT EINSTEIN

SÖZÜN ÖZÜ -4) “KAVGANIN KAZANANI YOKTUR, YA KAYBEDERSİNİZ YA DA DAHA ÇOK KAYBEDERSİNİZ.” ALBERT EİNSTEİN

SÖZÜN ÖZÜ - 5) “BİR ELİN NESİ VAR, İKİ ELİN SESİ VAR” ANLAMAYANLARA BİR DE İNGİLİZCESİNİ YAZAYIM “TWO HEADS ARE BETTER THAN ONE”

TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNDE; HİÇ KİMSELERİ ÖTEKİLEŞTİRMEYEN BİRLİK VE BERABERLİKLERİN EN KISA SÜREDE SAĞLANARAK, EMEKLEYEN DEĞİL, YÜRÜYEN DEĞİL, DAİMA İLERİYE KOŞAN BİR ZONGULDAK VE ZONGULDAK EREĞLİ´Sİ DİLEKLERİMLE...

SAYGILARIMLA

“FESTİVALE HAYIR. ÜRETMEDEN TÜKETMEK, EREĞLİ´Yİ TÜKETMEKTİR.”
“BUGÜNÜN İSRAFI YARININ KITLIĞIDIR.”
Ünal SAVAŞ – Erdemir emeklisi, Kalite gönüllüsü
-   Ünal Savaş / 09 Mart 2013- 15:11
 
IP   3.135.185.194  
Ad Soyad*
Yorum*
Güvenlik Kodu:
Güvenlik Kodu  
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.  
 
 Günün Diğer Gelişmeleri
03 Mayıs 2024
Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (ERDEMİR) Genel Müdürü Niyazi Aşkın Peker, Belediye Başkanı Halil ..
02 Mayıs 2024
OYAK Maden Metalürji Şirketleri Erdemir, İsdemir ve Erdemir Maden, gerçekleştirdiği etkinliklerle 23..
29 Nisan 2024
Karadeniz Ereğli ilçesinde çıkan fırtınada batan Kafkametler gemisinin yüzeye çıkarılan parçasında k..
29 Nisan 2024
Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde direksiyon hakimiyetini kaybeden tır sürücüsü önce istinat duvarına so..
29 Nisan 2024
Karadeniz Ereğli ilçesine bağlı Subaşı köyünde meydana gelen trafik kazasında 1 kişi ağır yaralandı...
29 Nisan 2024
Karadeniz Ereğli ilçesinde müstakil binada çıkan yangın çevredekilere korku dolu anlar yaşattı...





 
Anasayfa | Sık Kullanılanlara Ekle | Yayın İlkeleri | Künye | Reklam | Facebook | Twitter | İletişim
ereglibulteni© 2012-2024 Tüm Hakları Saklıdır