Posbıyık, Kışla Mahallesi’nde konuştu: Bu işi acemilere bırakmayalım
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı ve CHP Belediye Başkan Adayı Halil Posbıyık, Kışla Mahallesi’nde vatandaşlarla bir araya geldi. Burada seçim bürosunun açılışını da yapan Posbıyık, “Ben Kışla’nın çocuğuyum. Rütbem büyüdü ama hiç burnum büyümedi. Geldiğim yeri hiçbir zaman unutmadım” dedi. Ereğli’de 2014 yılında olduğu gibi tekrar kaotik bir ortamın yaşanmaması için kaybedecek 5 yılın olmadığını belirten Posbıyık, “Bu işi acemilere bırakmayalım, tekrar uğraşmayalım” diye konuştu. Erdemir’deki takas olayına da değinen Posbıyık, “Dışarıdan siyasi baskılarla gelen çocuklara yer açmak için takası çıkarmıyorlar, Ereğli çocuğunu işe almıyorlar.” dedi.
11 Mart 2024 12:33
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı ve CHP Belediye Başkan Adayı Halil Posbıyık, seçim gezileri kapsamında Kışla Mahallesi’nde seçim ofisinin açılışını yaptı. Kışla’da coşku ile karşılanan Posbıyık, hemşerilerinin gösterdiği ilgi ve duyduğu güvene teşekkür etti. İş insanı Akın Katı’yı meclis listesine yazdığını ancak sağlık sorunları nedeniyle bunun gerçekleşmediğini anlatan Posbıyık, “Akın aynı zamanda akrabam. Kendisini meclis listesine yazdım ama sağlık sorunları nedeniyle bu olmadı. Ancak kendisi ‘ben meclis üyesi gibi çalışacağım’ dedi. Bugünkü ortamın hazırlanmasında emeği geçen başta Akın Katı olmak üzere tüm hemşerilerime şükranlarımı sunuyorum” dedi. Kışla’da toplanan kalabalığa hitap eden Başkan Posbıyık şunları söyledi: “Annem bu köyden ben de kışlalıyım. Vefat eden tüm yakınlarımızı Allah nur içerisinde yatırsın. Rahmetli Süleyman Demirel’i burada anmak istiyorum. Kışla’ya her gelişimde hatırlarsanız ‘Süleyman Demirel’in Isparta’sı varsa benim de Kışlam var’ derdim. Aynı sözleri tekrar etmekten mutluluk duyuyorum, benim de Kışlam var. Tekrar yola çıktık. Yola çıkmasaydık Ereğli’de bir takım kaos hareketleri vardı. Bir takım hazırlıklar vardı. Yine halkın sırtına binme hayali kuranlar vardı. İzaleyi şuyu olaylarıyla milletin arsalarına çökme hayali güdenler vardı. 2014’te Hüseyin Bey’in geldiği zamandaki gibi bir takım yanlış hareketleri gördüm. Ben Ereğli’yi çok seviyorum her zaman söylüyorum Ereğli’ye aşığım diye. Ben pazaryerinde sebzeci Kadir Posbıyık’ın oğluyum. Pazaryerinden geliyorum. Geldiğim yeri biliyorum ama hiç burnum büyümedi. Rütbe aldıkça küçüldüm. Dostluklarım aynen devam ediyor insanlarla. Halk onun için beni seviyor zaten. Ereğli’de bir takım sıkıntılar olacağını gördüğüm için eşimle konuştum ‘Allah bize sağlık versin’ dedik ve tekrar yola çıktık. Bu işi acemilere bırakmayalım, tekrar uğraşmayalım.
Ereğli Türkiye’nin en güzel köşelerinden biri. Akçakoca’dan bu tarafa döndüğümüzde içimiz rahatlıyor. Deniziyle, doğasıyla her şeyiyle. Ama Ereğli’ye sahip çıkan kimse yok. Ereğli, demir-çeliğiyle Türkiye’nin en kapasiteli şehirlerinden biri. Yani burada hiç kimsenin evladının boş kalmaması, işsiz kalmaması lazım. Ereğli’nin çocukları Yalova’da, İzmit’te, Bursa’da koloniler kurmuş, yavukluları burada onlar orada çalışıyor neden? Demir-çelik’e adam alıyorlar Karabük’ten, Kırıkkale’den alıyorlar. Ereğli çocuğu imtihanı kazanmadı diyorlar. Beyinsiz mi Ereğli uşağı? Değil. Niye? Onların siyasi sahipleri var. Kırıkkale’nin de siyasi sahipleri var. Sendika falan hep Kırıkkale’den biliyorsunuz. Ereğli uşağının sahibi yok. Siyasi olarak sahip çıkılmıyor Ereğli çocuğuna. Hiçbir siyasi partinin bunları gündeme getirdiğini gördünüz mü? Ayrım yapmadan söylüyorum ilçe başkanlarından, milletvekillerinden hiç buna itiraz edeni, ses çıkaranı görüyor musunuz? Yok. Bir tek ben konuşuyorum bana da kavgacı diyorlar. Ben Ereğli halkı için bağırıyorum. Ben kavga etmesini bilmem, silah kullanmam, yumruk atmasını da bilmem. Ama ben Ereğli halkının hakları için bakan da çakan da tanımam. OYAK’ın Genel Müdürü, benim için ‘Fabrikayı kapatacak’ diyormuş. Ben kimim ki fabrikayı kapatayım? Faşistler işine gelmeyen muhalefeti susturmak isterler. Halka beni şikayet edip ‘aman fabrika kapanmasın, sus’ deyip beni susturmaya çalışıyorlar.
Çünkü benden başka konuşan yok Ereğli’de. Onun için Danişmentli’te bir uşak avukat oldu diyorlar, Kemer’de bir uşağımız hakim oldu diyorlar. Zevkten dört köşe oluyorum kendi evlatlarım olmuş gibi seviniyorum. Çünkü Ereğli’nin biraz uyanması lazım. Bu fabrika her gün zehirliyor hepimizi. Her gün fabrikanın sıkıntısını çekiyoruz. Devletteyken Ereğli’ye yardım da yapıyordu. Ama OYAK geldi hiçbir şey verdiği yok bizim cebimizdekileri almaya çalışıyorlar daha. Çocuklarımızı da işe almıyorlar. Ama Ereğli’de ses seda yok. Ben bağırıyorum, sokağa çıkıyorum arkamda kimse yok. Ben yine bu mücadeleyi vermeye devam edeceğim. Karabük’te demir-çeliğe girerken orada doğan çocukların arasından kura çekiyorlar. Bu Ereğli’de niye olmuyor? Bakın şimdi Ereğli’de bir takas davası var. Babalar emeklilik yaşına geldi, ayrılacak çocuğunu veya damadını koyacak. Takası yaptırmıyorlar. Sendika niye mani olmuyor buna. Bak 3 ay evvel Karabük’te takas oldu. Çocuklarını aldılar babaların yerine. Burada niye olmuyor? Burada olmuyor çünkü Kırıkkale’den, Karabük’ten siyasi baskıyla Erdemir’e adamlar geliyor, eğer takas olursa onlara yer bulamayacaklar onun için takası yapmıyorlar. Takas yaparlarsa Ereğli’de yaşayan insanların çocuğu, damadı işe girecek. Onlardan evvel başka şehirdeki insanların siyasi baskıyla çocuklarına yer açmak için Ereğli uşağına takası yaptırmıyorlar. Bana kızacaklar yine. Ben demir-çelikle bu konuyu gündeme getirmeme ne gerek var? Eğer ben ‘Hava çok temiz. Ereğli’yi zehirlemiyor. İşçilerimizi de hep alıyor’ desem demir-çelikte benim önüme kırmızı halı sererler, akşam da viskimi önüme koyarlar, bir emrin var mı başkan derler. Ben kendi çıkarlarımı, halkın çıkarları için bir tarafa atıyorum. Bar bar bağırıyorum. Bu konuda bana destek vermenizi istiyorum gençler. Demokratik kurallar içerisinde kimseye hakaret etmeden, küfretmeden hakkınızı sonuna kadar aramak için birlikte olalım.”
Başkan Posbıyık’ın açıklamasının ardından iş insanı Akın Katı, Akınspor formasını Başkan Halil Posbıyık ve eşi Neriman Posbıyık’a hediye etti, daha sonra seçim bürosunun açılışı yapıldı.
