Zanlılar, cezaevi aracından yoğun güvenlik önlemi altında mahkemeye çıkarıldı. Olay günü yaşananları anlatan Deniz Boyraz, öz ağabeyi gibi sevdiği taksici Murat Erdoğan ile kız arkadaşı Gizem Tunç’u (21) bağevinde uygunsuz vaziyette görünce kendisini kaybettiğini söyledi. Daha sonra eline geçen bıçak ile Erdoğan’ı bıçakladığını, ardından evden uzaklaşmaya çalışan Gizem Tunç’u ise eline geçirdiği kesici aletle yaraladığını ve gerisini hatırlamadığını iddia etti. Oğlunun bunları anlatması sırasında yardım etmekten tutuklu yargılanan baba Ali B. İse, “Kapıyı çarpıp çıksaydın eşek oğlu eşek.” şeklinde bağırdı. Baba Ali B., kendi öz kızı gibi sevdiğini söylediği ve ‘kelebeğim’ dediği Gizem’in ölümüyle ilgisinin bulunmadığını ileri sürdü. Ali B., ifade sırasında gözyaşı döktü. Daha sonra öldürülen taksici Murat Erdoğan ve sanık Deniz B.’nin yakın arkadaşı olan Hüsamettin K. ve Deniz B. ile arkadaşlığı bulunduğu iddia edilen Tuğçe K.’nın ifadesine başvuruldu. Bu arada olayda öldürülen taksici Murat Erdoğan’ın annesi Güldane Erdoğan, Gizem Tunç’un babası Mehmet Yunus Tunç ve boşandığı eşi Gül Kapusuz sanıklardan şikayetçi oldu. Anne Güldane Erdoğan, olayda Deniz’e yardım ettiği düşünülen kişilerin bulunup yargılanmasını istedi.
Anne Erdoğan’ın eşinin de yıllar önce bir cinayete kurban gittiğini ve faillerinin bulunmadığını gözyaşlarıyla anlattığı sırada tutuklu yargılanan baba Ali B., oğlu Deniz B.’ye tokat attı. Olayla ilgili 2 tanık ifade verdi. Diğer tanıklar Emre P. ile Eren D. duruşmaya katılmadı. Emre P.’nin, gizli tanık olma talebi reddedildi. Mahkeme heyeti, 11 Haziran 2014 tarihine ertelediği duruşmada tutuklu sanıklar Deniz ve baba Ali B.’nin tutukluluğunun devamına hükmetti. Tutuksuz yargılanan Tuğçe K. ve Hüsamettin K.’nın ise tutuksuz yargılanmasına devam edilmesi kararlaştırıldı. Mahkeme çıkışında öldürülen gençlerin yakınları “Adalet er geç yerini bulacak. 5 tane avukat savunuyor.” diye tepki gösterdi.
7 Eylül 2013’te yaşanan olayda, dedesine ait Kdz. Ereğli Uzunmehmet Mahallesi’ndeki bağevinde öldürüldükten sonra cesetleri olaydan iki gün sonra bulunan Murat Erdoğan (29) ile sevgilisi Gizem Tunç’un (21) katil zanlısı eski sevgilisi Deniz B. (24) ve yardım ettiği iddiasıyla babası Ali B. (52) hakkında savcılık iddianamesini tamamlayarak Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. 7 sayfalık iddianamede savcılık, elde edilen delil doğrultusunda Deniz ve babası Ali B.’nin 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsini istedi. Deniz B.’nin bağevinden ayrıldığı taksideki kan izlerini temizleyerek delilleri karartmaya çalıştığı iddia edilen taksi şoförü Hüsamettin K. ile olayın ardından Deniz B.’ye kendi telefonunu verip onun kanlı telefonunu alarak delilleri gizlediği iddia edilen sevgilisi Tuğçe K. hakkında 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. 7 Eylül 2013 tarihinde işlenen cinayet sonrası Gizem Tunç’un kesik ellerini bulmak için görevlendirilen özel ekip, eğitimli köpeklerle cinayetin işlendiği yerin çevresinde ve Deniz B.’nin yaşadığı evde uzun süre araştırma yapmış ancak çalışmalar sonuçsuz kalmıştı.
Zanlılar, cezaevi aracından yoğun güvenlik önlemi altında mahkemeye çıkarıldı. Olay günü yaşananları anlatan Deniz Boyraz, öz ağabeyi gibi sevdiği taksici Murat Erdoğan ile kız arkadaşı Gizem Tunç’u (21) bağevinde uygunsuz vaziyette görünce kendisini kaybettiğini söyledi. Daha sonra eline geçen bıçak ile Erdoğan’ı bıçakladığını, ardından evden uzaklaşmaya çalışan Gizem Tunç’u ise eline geçirdiği kesici aletle yaraladığını ve gerisini hatırlamadığını iddia etti. Oğlunun bunları anlatması sırasında yardım etmekten tutuklu yargılanan baba Ali B. İse, “Kapıyı çarpıp çıksaydın eşek oğlu eşek.” şeklinde bağırdı. Baba Ali B., kendi öz kızı gibi sevdiğini söylediği ve ‘kelebeğim’ dediği Gizem’in ölümüyle ilgisinin bulunmadığını ileri sürdü. Ali B., ifade sırasında gözyaşı döktü. Daha sonra öldürülen taksici Murat Erdoğan ve sanık Deniz B.’nin yakın arkadaşı olan Hüsamettin K. ve Deniz B. ile arkadaşlığı bulunduğu iddia edilen Tuğçe K.’nın ifadesine başvuruldu. Bu arada olayda öldürülen taksici Murat Erdoğan’ın annesi Güldane Erdoğan, Gizem Tunç’un babası Mehmet Yunus Tunç ve boşandığı eşi Gül Kapusuz sanıklardan şikayetçi oldu. Anne Güldane Erdoğan, olayda Deniz’e yardım ettiği düşünülen kişilerin bulunup yargılanmasını istedi.
Anne Erdoğan’ın eşinin de yıllar önce bir cinayete kurban gittiğini ve faillerinin bulunmadığını gözyaşlarıyla anlattığı sırada tutuklu yargılanan baba Ali B., oğlu Deniz B.’ye tokat attı. Olayla ilgili 2 tanık ifade verdi. Diğer tanıklar Emre P. ile Eren D. duruşmaya katılmadı. Emre P.’nin, gizli tanık olma talebi reddedildi. Mahkeme heyeti, 11 Haziran 2014 tarihine ertelediği duruşmada tutuklu sanıklar Deniz ve baba Ali B.’nin tutukluluğunun devamına hükmetti. Tutuksuz yargılanan Tuğçe K. ve Hüsamettin K.’nın ise tutuksuz yargılanmasına devam edilmesi kararlaştırıldı. Mahkeme çıkışında öldürülen gençlerin yakınları “Adalet er geç yerini bulacak. 5 tane avukat savunuyor.” diye tepki gösterdi.
7 Eylül 2013’te yaşanan olayda, dedesine ait Kdz. Ereğli Uzunmehmet Mahallesi’ndeki bağevinde öldürüldükten sonra cesetleri olaydan iki gün sonra bulunan Murat Erdoğan (29) ile sevgilisi Gizem Tunç’un (21) katil zanlısı eski sevgilisi Deniz B. (24) ve yardım ettiği iddiasıyla babası Ali B. (52) hakkında savcılık iddianamesini tamamlayarak Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. 7 sayfalık iddianamede savcılık, elde edilen delil doğrultusunda Deniz ve babası Ali B.’nin 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsini istedi. Deniz B.’nin bağevinden ayrıldığı taksideki kan izlerini temizleyerek delilleri karartmaya çalıştığı iddia edilen taksi şoförü Hüsamettin K. ile olayın ardından Deniz B.’ye kendi telefonunu verip onun kanlı telefonunu alarak delilleri gizlediği iddia edilen sevgilisi Tuğçe K. hakkında 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. 7 Eylül 2013 tarihinde işlenen cinayet sonrası Gizem Tunç’un kesik ellerini bulmak için görevlendirilen özel ekip, eğitimli köpeklerle cinayetin işlendiği yerin çevresinde ve Deniz B.’nin yaşadığı evde uzun süre araştırma yapmış ancak çalışmalar sonuçsuz kalmıştı.
