Belediye Başkanı Halil Posbıyık EreğliBülteni’ne yaptığı açıklamada, yeni döndüğü İspanya’da düzenlenen Avrupa Belediyeler Birliği toplantısını değerlendirdi. Posbıyık, geniş katılımlı toplantının oldukça verimli geçtiğini dile getirerek, şöyle dedi: “İspanya’da Avrupa Belediyeler Birliği’nin toplantısı vardı. CMR adı altındaki bu topluluğun düzenlediği organizasyona, tüm Avrupa belediyeleri katıldı. Hatta kongre açılışında ve kokteylinde İspanya Prensi ve Prensesi de bulundular. Mükemmel bir organizasyondu. Özellikle belediyelerin son yıllardaki, Avrupa Birliği’ndeki krizden sonra ödeneklerinin az olması ve belediyelerin yerel demokrasinin gelişmesinin dayanak noktası olduğu konularında müzakereler yapıldı. Türkiye’den de CMR Başkan Yardımcısı Çankaya Belediye Başkanı da oradaydı. Bu vesileyle, ülkemizden davet edilen belediye başkanlarıyla da bir arada olma imkânı bulduk. Çok faydalı bir toplantı oldu.”
Toplantı nedeniyle gittikleri İspanya’da, gezi şansı da yakaladıklarını anlatan Posbıyık, “Özellikle beni çok etkileyen, balıkçı pazarlarının çok temiz ve düzenli olmasıydı. Orada canlı canlı okyanus balıklarının, böceklerin bulunduğu inanılmaz görüntülere şahit olduk. Hem dev kongrede bulunmanın, hem de yanı sıra oluşan gezi imkânı çok güzeldi.” dedi.
“ADAYLIK KONUSUNDA HENÜZ KARAR VERMEDİM” Yerel Seçimler’in altı ay öne çekilerek 27 Ekim 2013’te yapılacağının anımsatılması üzerine de Posbıyık, şu görüşlere yer verdi: “Bireysel olarak, Yerel Seçimler’in erkene alınması ya da geç olması beni çok fazla ilgilendirmiyor. Şu anda kararımı vermiş değilim, ancak adaylığımız söz konusu olursa, niyetimiz olursa her zaman seçime hazırız. Seçim için çalışma yapmıyoruz. Bu dönemdeki bir şansımız da, CHP Ereğli Örgütü’nde inanılmaz bir birliktelik olmasıdır. İlçe Başkanımız, Yönetim Kurulu, Kadın Kolları, Gençlik Kolları iyi bir çalışma içerisindedir. Her şeyden önce, çalışmanın da ötesinde; birlik ve beraberlik içerisindeler. Belediye yönetimi, Meclis üyeleri ve İlçe Örgütü yönetimiyle; etle tırnak gibiyiz. Tüm samimiyetimizle el ele vermişiz ve çok güçlü bir ortam yaratmış durumdayız. CHP Ereğli Örgütü, belki son 15-20 yıldır hiç olmadığı kadar bir güç birliği içerisindedir.
Bunun sonuçlarını; gerek Yerel Seçimler gerekse de Genel Seçimler’de, Ereğli’nin bugüne kadar haksızlığa uğrama meselesini, bu güçlü örgüt yapısıyla kesinlikle Ereğli’ye yaşatmayacağız. Genel Seçimler’de de Ereğli’nin gücünü, parti içerisinde ve ülke-kent boyutunda hissettirmeye başladık. Buna devam edeceğiz. Son zamanlarda İlçe Başkanlığı tarafından, partililerin bir arada olması için muhteşem ortamlar yaratıldı. CHP İlçe Örgütü’nde ilk defa Danışma Kurulu toplantısı yapıldı ve herkese istediği kadar, sözünü kesmeksizin konuşma imkânı sağlandı. İlçe Örgütü, delegeleri ve partilileri bir arada tutmak, samimiyeti ve sıcaklığı sağlamak için elinden gelen gayreti gösteriyor. Bu konuda çok da başarılılar. Bu noktadan ele alırsak, Ereğli bazında CHP’nin, hem seçime hem de her türlü mücadeleye hazır olduğunu söyleyebilirim.”
“REVİZYON, EREĞLİ’NİN GELECEĞİNİ AYDINLATACAK” Belediye Başkanı Halil Posbıyık son olarak Belediye Meclisi’nde yapılan itirazların da görüşülerek karara bağlandığı İmar Revizyonu konusunda da, ilgili yasaya göre revizyona yapılan itirazların beş gün içerisinde karara bağlanması şartı olduğunu anımsattı. Gerek AK Partili gerekse CHP’li Meclis üyelerinin uyumlu çalışmalarıyla beş gün süreceği tahmin edilen görüşmelerin, iki gün tam çalışmayla tamamlandığını belirten Posbıyık, “Benim inancım o ki, revizyon Ereğli’nin geleceğini aydınlatacak bir projedir. Kentsel dönüşüme zorlama bakımından da revizyonda çok önemli yapılışlar var. Ereğli trafiğinin rahatlaması, yeni iş imkânlarının ortaya çıkması için çok önemli bir projedir. Ereğli için hayırlı olacağına inanıyorum ve iktidarıyla, muhalefetiyle tüm Meclis üyelerine döktükleri alın teri için de şükranlarımı sunuyorum. Bu olay onların eseri olacaktır.” diye konuştu.
“TEREDDÜTTEYİZ, RUHSAT VEREMİYORUZ” Revizyonla ilgili olarak yapılan şikâyet kapsamında İdare Mahkemesi Hâkimi ve bilirkişilerin Belediye’ye geldiklerini anlatan Posbıyık, şöyle devam etti: “O gün ben burada yoktum. Bana nakledilen bilgiler çerçevesinde, inceleme yapmışlar. Bir bilirkişiye iş verildiği zaman, mahkeme onlara üç aylık bir süre veriyor. Bilirkişi üç ay içerisinde inceleme yaparak, mahkemeye bilgi veriyor. Mahkeme de kararını veriyor. Bu şikâyet, komisyon üyelerinden birine imza attırılmadığı gerekçesiyle yapılmıştı. Mahkeme buraya geldiğine göre; şu anda imar revizyonu, tüm işlemler bitti, tasdik edilmek üzere Kaymakamlığa gidecek, Valiliğe gidecek ve yürürlüğe girmiş olacak. Acaba mahkemeyi beklememiz gerekecek mi; yoksa ruhsat taleplerine karşılık verecek miyiz? Burada bir tereddüt var. Bunu aydınlatmaya çalışıyoruz. Eğer mahkeme sonucuna kadar beklenecek ve verilmeyecekse, şu ana kadar yapılanların hepsi güme gidiyor. Hemen inşaata başlamak isteyenler var. Ereğli’de büyük bir ekonomik hareketlilik sağlanacaktı. Şu anda tüm işlemler bitmiş olmasına karşın ruhsatlarını alamıyorlar. Bunun büyük sıkıntılar yaratacağını zannediyorum. Biz şu anda, mahkeme sonucunu beklemek zorundaymışız gibi hareket ederek riske girmemeyi düşünüyor ve ruhsat veremiyoruz. Hâlbuki tüm vatandaşlar haklarını elde etti, ruhsatlarını alıp inşaatlarına başlayacaklar. Piyasa ve ekonomi hareketlenecek. Ama bir tereddüt var ve bunun izole edilmesi gerekiyor. Onun beklentisi içerisindeyiz.”
“FATİH TAR’LA GÖRÜŞMELERİMİZDEN UMUTLUYUM” Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (ERDEMİR) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar ile görüşmelerinin anımsatılması üzerine de Posbıyık, şöyle dedi: “Fatih Tar’la sürekli görüşüyoruz. Görüşmeye de devam edeceğiz. Tabii sadece görüşme noktasında kaldığı zaman, olay yeterli olmuyor. Bir şeyler yapabilme gayreti içerisindeyiz. Bir şeyler yapıldığını da, bizimle birlikte ileride insanlar da izleyecek diye düşünüyorum. Bu görüşmelerden umutluyum.”
“ÖZEL ÜNİVERSİTE KOLAY DEĞİL” Ereğli’de, özel üniversite konusundan önce ilçeye BEÜ’ye bağlı fakülteler kazandırılmasının daha öncelikli olduğuna vurgu yapan Belediye Başkanı Halil Posbıyık, şunları söyledi: “Bir niyet var, bir de tatbikat var. Herkesin niyeti çok iyi. Ticaret Odası’nın bu işlere başlarken iyi niyetle ve heyecanla başladıklarına inanıyorum. Ama iyi niyetli ve heyecanlı olmak bir işin yapılması için yeterli değildir. Bunlar hep hüsranla sonuçlanıyor. Eğer iyi bir altyapı yapmazsanız, iyi bir uygulama projesi hazırlanmazsa, ‘pat diye’ ortaya çıkarsanız sizi izleyenleri de moral bozukluğuna sokarsınız. Ve o noktada geriye doğru gitmiş olursunuz. Kentin belediye başkanı bile o toplantılarda yoktu. Belediye Başkanının orada olmamasından dahi işin ciddiyeti olmadığı belliydi. Ben de özel üniversite açılmasını arzu ederim. Ama kolay bir şey değildir. İki tane üniversite, ismini Ereğli’ye verebiliyor. Ancak milyon dolarlarla ifade edilen paralar gerekiyor. Özel üniversite konusuna gitmeden önce, Zonguldak’ın durumuna bakmak gerekir. Nasıl iktidar partisi, milletvekilleri Ereğli’ye üvey evlat muamelesi yapıyorsa, Bülent Ecevit Üniversitesi de üvey evlat muamelesi yapmaya başladı.”
“REKTÖR, ÜVEY EVLAT MUAMELESİ YAPIYOR” Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer’in, ‘Tüm ilçelerimize nüfuslarına göre yüzde 10 öğrenci var’ şeklindeki ifadesine atıfta bulunan Posbıyık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yani ‘Çaycuma’da 30 bin nüfus varsa 3 bin öğrencim var, hatta daha fazlası var’ diyor. Alaplı’nın 20 bin nüfusu ile 2 bin öğrencisi olması gerekirken, 3 bin 500 öğrencisi olduğunu söylüyor. ‘Ama itiraf ediyorum, sadece Ereğli’de bu yok’ diyor. Çünkü Ereğli’nin nüfusu 110 bin ve 10 bin öğrenci olması gerekiyor. Ancak 2 bin 500 öğrenci var. Demek ki, bize, Ereğli’ye Rektör Bey de üvey evlat muamelesi yapıyor.
Ereğli’de öğrenci sayısı artsın diye bir fakülte binası yapmaya hazırız. ‘İlahiyat Fakültesi’ni burada yapalım’ dedik. Ancak üniversite bize, binayı yapmaya hazır olduğum halde ‘Hayır’ diyor. Milletvekilleri, Ticaret Odası, diğerleri bunları okuyor. Ancak iki satır cevap dahi vermiyorlar. Ama yeni ve maceracı, özel üniversite gibi sözlerde herkes ahkâm kesiyor. Burada mevcut bir şey var. Binayı yapabiliriz diyoruz. Birinci fakülteyi yapalım, ikinci fakülteyi de bir kampanya düzenleyerek yapalım diyorum. Bir fakülte ismi istiyorum, ancak bu konuda Ereğli’de bir heyecan yok. Burada gerçeklik var. Özel üniversite kolay değil. Öncelikle Ereğli’ye fakülte açılmasını sağlayarak öğrenci sayısını 2 bin 500’den 11 bine çıkarmamız gerekiyor. Öncelikle bunun üzerinde durmamız gerekiyor. Bunları hallettikten sonra, daha büyük işler için mücadele edelim.”
“ESAT KOÇ OLAYINDAN ÜZÜNTÜ DUYDUM” İlçede geçtiğimiz günlerde, yaşadığı ekonomik sıkıntılar nedeniyle intihar girişiminde bulunan ESTAŞ Başkanı Esat Koç’la ilgili olaydan ötürü üzüntü duyduğunu da dile getiren Posbıyık, şu ifadelere yer verdi: “Yurtdışında bunu duyduğumda son derece üzüldüm, perişan oldum. Esat Koç ile ufak-tefek kırgınlıklarımız olmasına rağmen delikanlı, mert ve sevecen bir çocuktur. Babacan tavırlarıyla sevilen biridir. Ben de kendisini severim, sayarım. Ama anlaşamadığımız konular oldu. ‘ERDEMİR yönetimine gereğinden fazla yakınlık gösteriyorsunuz, bilgi aktarıyorsunuz ve önünde eğiliyorsunuz, yarın bu sizi hüsrana uğratacak, ESTAŞ yanlış yapıyorsunuz’ diye defalarca ikaz etmeme rağmen beni dikkate almadılar. Çok üzüldüm. Böyle sıkıntılı ortamlar yaratıldı. Ereğli’de maalesef, 1994 yılından itibaren ne söylediysem söylediklerim doğru çıkıyor. Beni ‘kavgacı’ diye yerden yere vuranlar, ‘Halil Posbıyık haklıymış’ diyor. Birçok konuda böyle oldu. Özelleştirme konusunda biz ayağa kalktığımızda dalga geçenler, sonra kan ağlamaya başladı. ERDEMİR’den işçi çıkarılması konusunda da haklı çıktığım görünüyor. ESTAŞ konusunda da haklı olduğum ortaya çıktı.”
“UYUMUYORUM, UYARIYORUM” İlçedeki sivil toplum örgütlerinin sessiz kalmasından yakınan Posbıyık, şunları kaydetti: “Bazı gazetelerde, ‘yöneticiler uyuyor mu’ diyorlar, beni de oraya koyuyorlar. Ben belediye başkanıyım. Yol, su, kanalizasyon, altyapı, üstyapı konusunda sıkıntı varsa, başımla beraber. Benim ekonomiyle hiçbir ilgim olmadığını söylemiyorum. Burada TSO var, Esnaf Kefalet Kooperatifi var. Öncelikle bunlar ticaretle uğraşacaklar, biz de onların askeri olacağız, onların yanında olacağız. Sanki ben de uyuyormuşum gibi… Ben uyarıyorum, herkesi uyarıyorum ama ‘kavga ediyor’ diyerek tüm şimşekler bana geliyor. Ereğli’de ne yazık ki halen sağduyu hâkim değil. Sivil toplum örgütlerinin başlarında dirayetli, yapıcı, bilgili, ekonomiyi bilen insanlar olmadığı için Ereğli gün be gün geriye gidiyor. Gitmeye de devam edecek. Günübirlik yaşıyorlar. İnsanlar başını kuma gömüyor ancak zarar görünce bağırmaya başlıyorlar. Sivil toplum örgütlerinin başlarında bulunan insanları anlayamıyorum, üzülüyorum…
Geçen gün yerimize başkanvekili bıraktık, Kaymakam Bey tüm belediye başkanlarına, en ücra yerlere davetiye göndermiş ama Ereğli Belediyesi’ne davetiye göndermemiş. Bu ne demektir? Böyle saygısızlık mı olur?
Bir Eğitim Vakfı var. Hiçbir şey yapıldığı yok. Bizim önerilerimiz de yerine getirilmiyor.”
06 Ekim 2012 00:01
Belediye Başkanı Halil Posbıyık EreğliBülteni’ne yaptığı açıklamada, yeni döndüğü İspanya’da düzenlenen Avrupa Belediyeler Birliği toplantısını değerlendirdi. Posbıyık, geniş katılımlı toplantının oldukça verimli geçtiğini dile getirerek, şöyle dedi: “İspanya’da Avrupa Belediyeler Birliği’nin toplantısı vardı. CMR adı altındaki bu topluluğun düzenlediği organizasyona, tüm Avrupa belediyeleri katıldı. Hatta kongre açılışında ve kokteylinde İspanya Prensi ve Prensesi de bulundular. Mükemmel bir organizasyondu. Özellikle belediyelerin son yıllardaki, Avrupa Birliği’ndeki krizden sonra ödeneklerinin az olması ve belediyelerin yerel demokrasinin gelişmesinin dayanak noktası olduğu konularında müzakereler yapıldı. Türkiye’den de CMR Başkan Yardımcısı Çankaya Belediye Başkanı da oradaydı. Bu vesileyle, ülkemizden davet edilen belediye başkanlarıyla da bir arada olma imkânı bulduk. Çok faydalı bir toplantı oldu.”
Toplantı nedeniyle gittikleri İspanya’da, gezi şansı da yakaladıklarını anlatan Posbıyık, “Özellikle beni çok etkileyen, balıkçı pazarlarının çok temiz ve düzenli olmasıydı. Orada canlı canlı okyanus balıklarının, böceklerin bulunduğu inanılmaz görüntülere şahit olduk. Hem dev kongrede bulunmanın, hem de yanı sıra oluşan gezi imkânı çok güzeldi.” dedi.
“ADAYLIK KONUSUNDA HENÜZ KARAR VERMEDİM” Yerel Seçimler’in altı ay öne çekilerek 27 Ekim 2013’te yapılacağının anımsatılması üzerine de Posbıyık, şu görüşlere yer verdi: “Bireysel olarak, Yerel Seçimler’in erkene alınması ya da geç olması beni çok fazla ilgilendirmiyor. Şu anda kararımı vermiş değilim, ancak adaylığımız söz konusu olursa, niyetimiz olursa her zaman seçime hazırız. Seçim için çalışma yapmıyoruz. Bu dönemdeki bir şansımız da, CHP Ereğli Örgütü’nde inanılmaz bir birliktelik olmasıdır. İlçe Başkanımız, Yönetim Kurulu, Kadın Kolları, Gençlik Kolları iyi bir çalışma içerisindedir. Her şeyden önce, çalışmanın da ötesinde; birlik ve beraberlik içerisindeler. Belediye yönetimi, Meclis üyeleri ve İlçe Örgütü yönetimiyle; etle tırnak gibiyiz. Tüm samimiyetimizle el ele vermişiz ve çok güçlü bir ortam yaratmış durumdayız. CHP Ereğli Örgütü, belki son 15-20 yıldır hiç olmadığı kadar bir güç birliği içerisindedir.
Bunun sonuçlarını; gerek Yerel Seçimler gerekse de Genel Seçimler’de, Ereğli’nin bugüne kadar haksızlığa uğrama meselesini, bu güçlü örgüt yapısıyla kesinlikle Ereğli’ye yaşatmayacağız. Genel Seçimler’de de Ereğli’nin gücünü, parti içerisinde ve ülke-kent boyutunda hissettirmeye başladık. Buna devam edeceğiz. Son zamanlarda İlçe Başkanlığı tarafından, partililerin bir arada olması için muhteşem ortamlar yaratıldı. CHP İlçe Örgütü’nde ilk defa Danışma Kurulu toplantısı yapıldı ve herkese istediği kadar, sözünü kesmeksizin konuşma imkânı sağlandı. İlçe Örgütü, delegeleri ve partilileri bir arada tutmak, samimiyeti ve sıcaklığı sağlamak için elinden gelen gayreti gösteriyor. Bu konuda çok da başarılılar. Bu noktadan ele alırsak, Ereğli bazında CHP’nin, hem seçime hem de her türlü mücadeleye hazır olduğunu söyleyebilirim.”
“REVİZYON, EREĞLİ’NİN GELECEĞİNİ AYDINLATACAK” Belediye Başkanı Halil Posbıyık son olarak Belediye Meclisi’nde yapılan itirazların da görüşülerek karara bağlandığı İmar Revizyonu konusunda da, ilgili yasaya göre revizyona yapılan itirazların beş gün içerisinde karara bağlanması şartı olduğunu anımsattı. Gerek AK Partili gerekse CHP’li Meclis üyelerinin uyumlu çalışmalarıyla beş gün süreceği tahmin edilen görüşmelerin, iki gün tam çalışmayla tamamlandığını belirten Posbıyık, “Benim inancım o ki, revizyon Ereğli’nin geleceğini aydınlatacak bir projedir. Kentsel dönüşüme zorlama bakımından da revizyonda çok önemli yapılışlar var. Ereğli trafiğinin rahatlaması, yeni iş imkânlarının ortaya çıkması için çok önemli bir projedir. Ereğli için hayırlı olacağına inanıyorum ve iktidarıyla, muhalefetiyle tüm Meclis üyelerine döktükleri alın teri için de şükranlarımı sunuyorum. Bu olay onların eseri olacaktır.” diye konuştu.
“TEREDDÜTTEYİZ, RUHSAT VEREMİYORUZ” Revizyonla ilgili olarak yapılan şikâyet kapsamında İdare Mahkemesi Hâkimi ve bilirkişilerin Belediye’ye geldiklerini anlatan Posbıyık, şöyle devam etti: “O gün ben burada yoktum. Bana nakledilen bilgiler çerçevesinde, inceleme yapmışlar. Bir bilirkişiye iş verildiği zaman, mahkeme onlara üç aylık bir süre veriyor. Bilirkişi üç ay içerisinde inceleme yaparak, mahkemeye bilgi veriyor. Mahkeme de kararını veriyor. Bu şikâyet, komisyon üyelerinden birine imza attırılmadığı gerekçesiyle yapılmıştı. Mahkeme buraya geldiğine göre; şu anda imar revizyonu, tüm işlemler bitti, tasdik edilmek üzere Kaymakamlığa gidecek, Valiliğe gidecek ve yürürlüğe girmiş olacak. Acaba mahkemeyi beklememiz gerekecek mi; yoksa ruhsat taleplerine karşılık verecek miyiz? Burada bir tereddüt var. Bunu aydınlatmaya çalışıyoruz. Eğer mahkeme sonucuna kadar beklenecek ve verilmeyecekse, şu ana kadar yapılanların hepsi güme gidiyor. Hemen inşaata başlamak isteyenler var. Ereğli’de büyük bir ekonomik hareketlilik sağlanacaktı. Şu anda tüm işlemler bitmiş olmasına karşın ruhsatlarını alamıyorlar. Bunun büyük sıkıntılar yaratacağını zannediyorum. Biz şu anda, mahkeme sonucunu beklemek zorundaymışız gibi hareket ederek riske girmemeyi düşünüyor ve ruhsat veremiyoruz. Hâlbuki tüm vatandaşlar haklarını elde etti, ruhsatlarını alıp inşaatlarına başlayacaklar. Piyasa ve ekonomi hareketlenecek. Ama bir tereddüt var ve bunun izole edilmesi gerekiyor. Onun beklentisi içerisindeyiz.”
“FATİH TAR’LA GÖRÜŞMELERİMİZDEN UMUTLUYUM” Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (ERDEMİR) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar ile görüşmelerinin anımsatılması üzerine de Posbıyık, şöyle dedi: “Fatih Tar’la sürekli görüşüyoruz. Görüşmeye de devam edeceğiz. Tabii sadece görüşme noktasında kaldığı zaman, olay yeterli olmuyor. Bir şeyler yapabilme gayreti içerisindeyiz. Bir şeyler yapıldığını da, bizimle birlikte ileride insanlar da izleyecek diye düşünüyorum. Bu görüşmelerden umutluyum.”
“ÖZEL ÜNİVERSİTE KOLAY DEĞİL” Ereğli’de, özel üniversite konusundan önce ilçeye BEÜ’ye bağlı fakülteler kazandırılmasının daha öncelikli olduğuna vurgu yapan Belediye Başkanı Halil Posbıyık, şunları söyledi: “Bir niyet var, bir de tatbikat var. Herkesin niyeti çok iyi. Ticaret Odası’nın bu işlere başlarken iyi niyetle ve heyecanla başladıklarına inanıyorum. Ama iyi niyetli ve heyecanlı olmak bir işin yapılması için yeterli değildir. Bunlar hep hüsranla sonuçlanıyor. Eğer iyi bir altyapı yapmazsanız, iyi bir uygulama projesi hazırlanmazsa, ‘pat diye’ ortaya çıkarsanız sizi izleyenleri de moral bozukluğuna sokarsınız. Ve o noktada geriye doğru gitmiş olursunuz. Kentin belediye başkanı bile o toplantılarda yoktu. Belediye Başkanının orada olmamasından dahi işin ciddiyeti olmadığı belliydi. Ben de özel üniversite açılmasını arzu ederim. Ama kolay bir şey değildir. İki tane üniversite, ismini Ereğli’ye verebiliyor. Ancak milyon dolarlarla ifade edilen paralar gerekiyor. Özel üniversite konusuna gitmeden önce, Zonguldak’ın durumuna bakmak gerekir. Nasıl iktidar partisi, milletvekilleri Ereğli’ye üvey evlat muamelesi yapıyorsa, Bülent Ecevit Üniversitesi de üvey evlat muamelesi yapmaya başladı.”
“REKTÖR, ÜVEY EVLAT MUAMELESİ YAPIYOR” Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer’in, ‘Tüm ilçelerimize nüfuslarına göre yüzde 10 öğrenci var’ şeklindeki ifadesine atıfta bulunan Posbıyık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yani ‘Çaycuma’da 30 bin nüfus varsa 3 bin öğrencim var, hatta daha fazlası var’ diyor. Alaplı’nın 20 bin nüfusu ile 2 bin öğrencisi olması gerekirken, 3 bin 500 öğrencisi olduğunu söylüyor. ‘Ama itiraf ediyorum, sadece Ereğli’de bu yok’ diyor. Çünkü Ereğli’nin nüfusu 110 bin ve 10 bin öğrenci olması gerekiyor. Ancak 2 bin 500 öğrenci var. Demek ki, bize, Ereğli’ye Rektör Bey de üvey evlat muamelesi yapıyor.
Ereğli’de öğrenci sayısı artsın diye bir fakülte binası yapmaya hazırız. ‘İlahiyat Fakültesi’ni burada yapalım’ dedik. Ancak üniversite bize, binayı yapmaya hazır olduğum halde ‘Hayır’ diyor. Milletvekilleri, Ticaret Odası, diğerleri bunları okuyor. Ancak iki satır cevap dahi vermiyorlar. Ama yeni ve maceracı, özel üniversite gibi sözlerde herkes ahkâm kesiyor. Burada mevcut bir şey var. Binayı yapabiliriz diyoruz. Birinci fakülteyi yapalım, ikinci fakülteyi de bir kampanya düzenleyerek yapalım diyorum. Bir fakülte ismi istiyorum, ancak bu konuda Ereğli’de bir heyecan yok. Burada gerçeklik var. Özel üniversite kolay değil. Öncelikle Ereğli’ye fakülte açılmasını sağlayarak öğrenci sayısını 2 bin 500’den 11 bine çıkarmamız gerekiyor. Öncelikle bunun üzerinde durmamız gerekiyor. Bunları hallettikten sonra, daha büyük işler için mücadele edelim.”
“ESAT KOÇ OLAYINDAN ÜZÜNTÜ DUYDUM” İlçede geçtiğimiz günlerde, yaşadığı ekonomik sıkıntılar nedeniyle intihar girişiminde bulunan ESTAŞ Başkanı Esat Koç’la ilgili olaydan ötürü üzüntü duyduğunu da dile getiren Posbıyık, şu ifadelere yer verdi: “Yurtdışında bunu duyduğumda son derece üzüldüm, perişan oldum. Esat Koç ile ufak-tefek kırgınlıklarımız olmasına rağmen delikanlı, mert ve sevecen bir çocuktur. Babacan tavırlarıyla sevilen biridir. Ben de kendisini severim, sayarım. Ama anlaşamadığımız konular oldu. ‘ERDEMİR yönetimine gereğinden fazla yakınlık gösteriyorsunuz, bilgi aktarıyorsunuz ve önünde eğiliyorsunuz, yarın bu sizi hüsrana uğratacak, ESTAŞ yanlış yapıyorsunuz’ diye defalarca ikaz etmeme rağmen beni dikkate almadılar. Çok üzüldüm. Böyle sıkıntılı ortamlar yaratıldı. Ereğli’de maalesef, 1994 yılından itibaren ne söylediysem söylediklerim doğru çıkıyor. Beni ‘kavgacı’ diye yerden yere vuranlar, ‘Halil Posbıyık haklıymış’ diyor. Birçok konuda böyle oldu. Özelleştirme konusunda biz ayağa kalktığımızda dalga geçenler, sonra kan ağlamaya başladı. ERDEMİR’den işçi çıkarılması konusunda da haklı çıktığım görünüyor. ESTAŞ konusunda da haklı olduğum ortaya çıktı.”
“UYUMUYORUM, UYARIYORUM” İlçedeki sivil toplum örgütlerinin sessiz kalmasından yakınan Posbıyık, şunları kaydetti: “Bazı gazetelerde, ‘yöneticiler uyuyor mu’ diyorlar, beni de oraya koyuyorlar. Ben belediye başkanıyım. Yol, su, kanalizasyon, altyapı, üstyapı konusunda sıkıntı varsa, başımla beraber. Benim ekonomiyle hiçbir ilgim olmadığını söylemiyorum. Burada TSO var, Esnaf Kefalet Kooperatifi var. Öncelikle bunlar ticaretle uğraşacaklar, biz de onların askeri olacağız, onların yanında olacağız. Sanki ben de uyuyormuşum gibi… Ben uyarıyorum, herkesi uyarıyorum ama ‘kavga ediyor’ diyerek tüm şimşekler bana geliyor. Ereğli’de ne yazık ki halen sağduyu hâkim değil. Sivil toplum örgütlerinin başlarında dirayetli, yapıcı, bilgili, ekonomiyi bilen insanlar olmadığı için Ereğli gün be gün geriye gidiyor. Gitmeye de devam edecek. Günübirlik yaşıyorlar. İnsanlar başını kuma gömüyor ancak zarar görünce bağırmaya başlıyorlar. Sivil toplum örgütlerinin başlarında bulunan insanları anlayamıyorum, üzülüyorum…
Geçen gün yerimize başkanvekili bıraktık, Kaymakam Bey tüm belediye başkanlarına, en ücra yerlere davetiye göndermiş ama Ereğli Belediyesi’ne davetiye göndermemiş. Bu ne demektir? Böyle saygısızlık mı olur?
Bir Eğitim Vakfı var. Hiçbir şey yapıldığı yok. Bizim önerilerimiz de yerine getirilmiyor.”