Ereğli’de bir kadını öldüresiye döven saldırgan tutuklandı
Ereğli’de, yalnız yaşadığı evinde, 29 Mart akşamı Cemalettin Çakmakçı (25) tarafından öldüresiye dövülen Meryem Erdoğan, dört gün süren tedavisinin ardından taburcu edildi. Evine gelen Meryem Erdoğan, annesinin yardımı ile yemeğini yerken, yaşadıklarını anlattı. Ölüm korkusu yaşadığını söyleyen Erdoğan, “Polis gelmeseydi o gece beni öldürürdü.” diye konuştu. Kendisini döven kişi ile aynı köyden ancak başka mahallelerden olduğunu söyleyen Erdoğan, saldırganın kendisine tecavüz etmeye kalktığını, bunu başaramayınca ‘Seni öldüreceğim. Artık başka çare kalmadı’ diyerek vurmaya başladığını kaydetti.
Yaşadıklarını anlatan Erdoğan, “Yatakta uyuyordum. Takırtı duydum. Camdan baktım. Göremedim. Uyku sersemliğine zaten kalkmadım. Polisi aradım. Camdan dışarıya bakıyordum. Bağırmamla beraber kaplan gibi camdan hopladı. O arada bana girişirken telefon yere düştü. Daha da polisle konuşamadım. Polis gelene kadar zaten beni etkisiz hale soktu evde. Yumrukla vurdu. Darbeyi buradan vurdu. Oradan oraya çarptı. Affedersiniz ama şey yapmaya kalktı. Onu yapamadı. Zaten polisler de o anda geldi. Yüzü kapak kilitledi. Vurdu beni. Sonra bir daha vurmaya başladı. Polisin geldiğini görünce beni bıraktı. Kapıda polisler aldı.” şeklinde konuştu.
Muhabirin, ‘Daha önce tanıyor muydunuz’ sorusunu yanıtlayan Meryem Erdoğan, “Aynı köydeniz ama mahallelerimiz ayrı. Uzak. Öyle bir tanışıklığımız yok. Aklım sırrım ermedi.” dedi. Kapıyı hiç çalmadığını söyleyen Erdoğan, “Kapıyı açmamı istemedi. Camdan girdi içeriye. Kapı kilitliydi zaten. Şikayette bulundum. Verdim dilekçeleri. Bana ‘öldüreceğim’ dedi. ‘Seni bu akşam öldüreceğim. Artık başka çare yok’ dedi. Polis gelmese öldürüp bırakacaktı. Etkisiz hale girmiştim zaten.” dedi. Sol gözü, kafatası ve sırtının acıdığını söyleyen Meryem Erdoğan, “Ne kadar da olsa insan korkuyor. Camlarıma demir yaptırtacağım. Zamanında istedim. Bana ‘Bir şey olmaz’ dediler. Korkacak bir şey olmadığını söylediler. Olsaydı bu olay olmazdı. Ne benim canım yanardı. Ne de bir başkasının.” diye ifade etti.
Anne Fatma Erdoğan (66) ise kızının hastanedeki halini görünce şok olduğunu söyledi. Anne Erdoğan, şunları ifade etti: “Benim kızımdan, gariban çocuğumdan ne istedi. Ne imiş zoru, çeksin cezasını. Devletin kestiği parmak acımaz yavrum. Kızımı görünce ağladım. Beni hemşireler tuttu. Şok geçirdim o anda.”
Olayın yaşandığı evde duvarlardaki kanlar hala dururken, Meryem Erdoğan’ı öldüresiye döven Cemalettin Çakmakçı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diğer yandan, barakada yaşam mücadelesi veren Meryem Erdoğan, gazetecilerin yaptığı haber sonrasında kaymakamlık ve iş adamı tarafından yaptırılan eve yerleştirilmişti.
Ereğli’de, yalnız yaşadığı evinde, 29 Mart akşamı Cemalettin Çakmakçı (25) tarafından öldüresiye dövülen Meryem Erdoğan, dört gün süren tedavisinin ardından taburcu edildi. Evine gelen Meryem Erdoğan, annesinin yardımı ile yemeğini yerken, yaşadıklarını anlattı. Ölüm korkusu yaşadığını söyleyen Erdoğan, “Polis gelmeseydi o gece beni öldürürdü.” diye konuştu. Kendisini döven kişi ile aynı köyden ancak başka mahallelerden olduğunu söyleyen Erdoğan, saldırganın kendisine tecavüz etmeye kalktığını, bunu başaramayınca ‘Seni öldüreceğim. Artık başka çare kalmadı’ diyerek vurmaya başladığını kaydetti.
Yaşadıklarını anlatan Erdoğan, “Yatakta uyuyordum. Takırtı duydum. Camdan baktım. Göremedim. Uyku sersemliğine zaten kalkmadım. Polisi aradım. Camdan dışarıya bakıyordum. Bağırmamla beraber kaplan gibi camdan hopladı. O arada bana girişirken telefon yere düştü. Daha da polisle konuşamadım. Polis gelene kadar zaten beni etkisiz hale soktu evde. Yumrukla vurdu. Darbeyi buradan vurdu. Oradan oraya çarptı. Affedersiniz ama şey yapmaya kalktı. Onu yapamadı. Zaten polisler de o anda geldi. Yüzü kapak kilitledi. Vurdu beni. Sonra bir daha vurmaya başladı. Polisin geldiğini görünce beni bıraktı. Kapıda polisler aldı.” şeklinde konuştu.
Muhabirin, ‘Daha önce tanıyor muydunuz’ sorusunu yanıtlayan Meryem Erdoğan, “Aynı köydeniz ama mahallelerimiz ayrı. Uzak. Öyle bir tanışıklığımız yok. Aklım sırrım ermedi.” dedi. Kapıyı hiç çalmadığını söyleyen Erdoğan, “Kapıyı açmamı istemedi. Camdan girdi içeriye. Kapı kilitliydi zaten. Şikayette bulundum. Verdim dilekçeleri. Bana ‘öldüreceğim’ dedi. ‘Seni bu akşam öldüreceğim. Artık başka çare yok’ dedi. Polis gelmese öldürüp bırakacaktı. Etkisiz hale girmiştim zaten.” dedi. Sol gözü, kafatası ve sırtının acıdığını söyleyen Meryem Erdoğan, “Ne kadar da olsa insan korkuyor. Camlarıma demir yaptırtacağım. Zamanında istedim. Bana ‘Bir şey olmaz’ dediler. Korkacak bir şey olmadığını söylediler. Olsaydı bu olay olmazdı. Ne benim canım yanardı. Ne de bir başkasının.” diye ifade etti.
Anne Fatma Erdoğan (66) ise kızının hastanedeki halini görünce şok olduğunu söyledi. Anne Erdoğan, şunları ifade etti: “Benim kızımdan, gariban çocuğumdan ne istedi. Ne imiş zoru, çeksin cezasını. Devletin kestiği parmak acımaz yavrum. Kızımı görünce ağladım. Beni hemşireler tuttu. Şok geçirdim o anda.”
Olayın yaşandığı evde duvarlardaki kanlar hala dururken, Meryem Erdoğan’ı öldüresiye döven Cemalettin Çakmakçı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diğer yandan, barakada yaşam mücadelesi veren Meryem Erdoğan, gazetecilerin yaptığı haber sonrasında kaymakamlık ve iş adamı tarafından yaptırılan eve yerleştirilmişti.
