Millet başka Gezi’ye çıktı, Başbakan başka geziye!..
03 Haziran 2013 18:10
Türkiye bugüne dek hep boğazına düğüm düğüm olan yumruları açtı:
“Artık Yeter!” dedi.
“Hayır” demek, itiraz etmek, “Sevmiyorum, beğenmiyorum, karşıyım” düşüncesini açıklamak en temel insan hakkı olduğu gibi, gösteri ve eylem yapmak da, protesto etmek de Anayasa tarafından güvence altına alınan bir vatandaşlık hakkı…
En temel özgürlüklerini ve Anayasal haklarını kullanmak isteyen bir grubun kan-revan içindeki görüntülerini görmek, ‘halkı korumakla görevli’ polisin bizzat halka eziyet ettirilmesi amacıyla görevlendirilmesini izlemek, üstelik bu görme ve izleme eylemini de hükümet baskısı ve korkusu altındaki yaygın basın nedeniyle vatandaşların ancak birkaç televizyon kanalı, gazete ve sosyal medyadan öğrenebilmesi, bu halk hareketini büyüttü.
Hükümet yetkilileri ve Başbakan, eylem başladığından itibaren yaptıkları açıklamalarla, hükümet baskısına karşı “Artık Yeter!” diyen yurttaşları anlayamadıklarını ortaya koydular.
Altı üstü ‘3-5 ağaç sökülecek, yerine daha fazlası dikilecek’ti…
Ancak mesele, ‘3-5 ağaç’ meselesi değildi…
Aslına bakarsanız, tüm yurdu ayağa kaldırmanın sebebi olan gaz, cop, tazyikli su da değildi…
Milli kurumlarımızın birer birer özelleştirilmesiydi…
Atatürk devrimlerine, Cumhuriyetin temel niteliklerine karşı olunmasıydı…
“Ekonomi iyi gidiyor” derken, halkın gün be gün geçinmekte zorlanmasıydı…
Ordu için topyekûn itibarsızlaştırma kampanyası yürütülmesiydi…
Özel yetkili gazetelerin öncü desteğiyle, askerin, aydının, bilim adamının, gazetecinin içeri tıkılıp akla zarar yargılamalarla yıllardır esir edilmesiydi…
Gencecik askerimize, sivil-bebek demeden binlerce yurttaşımıza acımasızca kıyan terör örgütüyle masaya oturulmasıydı…
Kürtaj, 3 çocuk, içki yasağı derken…
Özel yaşam sınırlarının, özgürlüklerin hiçe sayılmasıydı…
Kendileri gibi düşünmeyenlere yaşama-ayakta kalma şansı tanımayan, hızla el değiştirerek değişen ticaret yaşamıydı…
“İlaç istiyorum” diyen kanser hastası genç kızın eline para tutuşturulması, çiftçiye “Ananı da al git” denilmesiydi…
Medyanın teslim alınmasıydı…
“Nereden bileyim sevindiğini bir takla at bakalım”dı…
Milli bayramları kutlamanın önüne engeller konulması, Türkiye Cumhuriyeti ibarelerinin kurum ve kuruluşlardan kaldırılmasıydı…
Adalet, hak yerine adeta suçlama ve esaret dağıtmaya başlayan hukuktu…
“Güzel öldüler”di…
Başkanlık sistemiyle rejim değişikliği konusundaki nabız yoklamalar, Anayasa’daki değişmez maddelere dokunulacağı endişesi oluşturulmasıydı…
Yandaşın ‘akil’, karşıtın ‘terörist, çapulcu, marjinal, aşırı uç’ ilan edilmesiydi…
Sendikasızlaştırmaydı…
Taşeronlaştırmaydı…
Emeğin değersizleştirilmesi, Emek’in yıkılmasıydı…
Uludere’ydi, Reyhanlı’ydı…
Sonuçta…
En ufak aykırı sese tahammülü olmayanlar, millette tahammül bırakmadılar…
Millet başka Gezi’ye çıktı, Başbakan başka geziye!..
Yorumlar?n?z;
»
Evt doğuda terör bitti, imf´ye borç bitti, rantçıların ihale alımları bitti, ama maalesef zorbalık bitmedi.. -
Alper Kağan /
11 Haziran 2013- 21:08