Ereğli’de günlük-haftalık ve aylık yayım süresine sahip 20’den fazla yerel gazete var. Bunların tamamına yakını, internet dünyasında da, yöredeki gelişmeleri ve düşünce yazılarını hiçbir mesafe sınırı tanımaksızın sayfalarından duyurabiliyor.
İlçedeki yayın sayısının böylesine fazla olması zaman zaman eleştiri konusu da oluyor. Küçük küçük, yayınlarını güç-bela sürdürebilen kuruluşlardan öte; daha büyük, daha kurumsal, daha iyi imkânlara sahip yapılar oluşturulup, meslek mensuplarının bu çatılar altında nitelik ve kapsam olarak daha iyi işler çıkarmalarının gerekliliği ifade ediliyor.
Ancak sıklıkla bu konuşmalar sonunda, bu görüşlere ulaşmaya yönelik bir adım atılması şöyle dursun, geriye bu sohbetlerdeki kaybedilen zamandan başka bir şey de kalmıyor. Basın kuruluşu sayısını ‘fazla’ olarak değerlendirmemize neden olan ‘eşik sayımız’ nedir bilmiyorum… Üzerinde düşünülür, tartışılabilir. “Neden böyle” ya da “Ne yapmalı” soruları için de elbette kendimce yanıtlarım var. Ama bu başka bir yazı konusu. Çünkü şimdi burada, sizleri selamlamalı ve EreğliBülteni’nin niçin doğduğunu anlatmalıyım…
* * *
Türkiye bugün bir Kurtuluş Savaşı değilse de, bir varoluş savaşı veriyor. Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasından sonra tüm dünyaya ilan edilen ülke sınırlarımızın ilelebet korunması ve baki kalmasını, birer birey olarak kendi varlığımızdan daha çok önemsiyoruz. Ancak ülkemizin birliği, düzeni, sınırları, hatta büsbütün varlığı dahi, ‘her an ellerini ovuşturarak kaptığını kardan sayacaklar’ın hoşuna gitmiyor. Dışarıda ve içerideki bu fırsatçıların, devletlerin iç karışıklıklarından elde ettiği büyük çıkarları açıkça dile getirmekten çekinmeyen siyaset ve ekonomi patronlarının karşısında dimdik durmak için, ülke ve ulusumuzun bütünlüğü ve bölünmezliğini savunan sesimizin daha da gür çıkması gerekiyor…
Sınırlarımız içerisinde güvende olmak istiyoruz ve toplumumuzu onlarca kategoriye ayrıştırarak birbirimizi ötekileştirmemizi sağlamaya çalışanların oyunlarına alet olmamamız, hatta oyunbozanlık yapmamız da gerekiyor…
İletişim ve bilgi çağındayız ama ‘kirlenmemiş bilgi’ye ulaşmak sanıldığı kadar kolay olmuyor. Bilgi kaynaklarının ve erişilebilirliğinin artması; okuyucunun eğilip-bükülmüş, amacına göre şekil verilmiş bilgi ve yorumların sarmalında kaybolmasının önüne geçemiyor. Belki bugün, her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var ‘katışıksız’ bilgiye ve güvenilir yayınlara…
Zonguldak’ın ve özellikle de Ereğli’nin, yıllardır süregelen ötelenmesini durdurmak için çaba gösterme sorumluluğumuz var. Adeta Zonguldak’ın ve Ereğli’nin gelişime yönelik her alandaki taleplerini ve mücadelesini sabote eden özel bir ekip varmışçasına bir türlü kırılamayan şanssızlığını artık kırmak; kentin ‘kara yazgısını’ bundan sonra güneşli günlerde rengârenk harflerle yazmak için…
Her şey ihtiyaç ya da ihtiyaçlardan doğar. EreğliBülteni de yukarıda en öncelikli birkaçını sıraladığım kimi ihtiyaçlardan doğdu…
Önce ülkemiz, sonra Zonguldak ve Ereğli için…
Şimdilik sadece internet gazetesiyle…
Şimdilik…
Yorumlar?n?z;
»
Yeni bir bakış açısıyla yeni yayın hayatınıza başlamanızı kutlar heyecanınızın her gün atmasını diliyorum...Tüm yayın ekibine kolay gelsin diyorum... -
Fehmi Karaman /
11 Eylül 2012- 10:08
»
hayırlı olsun.... yayın hayatınız boyunca başarılarınızın devamını diliyorum... -
güven gönüllü /
10 Eylül 2012- 18:10
»
Hayırlı olsun.Tetikçi gazetecilik yapmayacağınıza,para karşılığı haber yapmayacağınıza inanıyorum.Aranızdaki fark sadece bu olsun zaten yeter. -
Ankara´lı /
10 Eylül 2012- 08:48